AVRUPA KULTUR YILLIK 2016-2017 AVRUPA KULTUR YILLIK 2016-2017 | Page 558

Ocak 2017 | Sayı: 11
HALİT ÇELİKBUDAK
DEVRİME OMUZ VERDİLER

BİR AKŞAM PROF. FRİTZ NEUMARK
İLE KARŞILAŞTIM

Federal Almanya�da ya�ayan ve uzun yıllar görev yaptığı Hürriyet gazetesinin bir dönem yurtdı�ı yayınlar yönetmenliğini de üstlenen gazeteci-yazar Halit Çelikbudak, yaz aylarında yayımlanan yeni kitabı �Yurtsuz Kalanlar� ile yine ilginç bir döneme ı�ık tutuyor. Hitler�in iktidara gelmesiyle Almanya�dan kaçan Yahudi veya Hitler kar�ıtı Alman bilim insanlarının Türkiye�ye sığınmalarını ve İstanbul Üniversitesi�nin kurulu�unda görev almalarını i�leyen kitabın yazarı, bazı konularda tarihe yeni sorularla bakılmasının zamanı geldiği görü�ünde.

Ara�tırmacı gazeteci Halit Çelikbudak, 1930�lar ve Türkçede hakkıyla i�lenmemi� bu �tarihsel göç� ve sonuçlarıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.
- Bir hayli ilgi gören bu kitabınızın çıkış noktası neydi? Bu konuda kitap yazma ikri nasıl doğdu?
HALİT ÇELİKBUDAK- Mustafa Kemal Atatürk�ün gerçekle�tirdiği devrimlerden biri de �Son Devrim� olarak nitelenen hiç �üphesiz 1933 yılında Türkiye�de çağda� yüksek öğrenimin temelinin atılmasıdır. Atatürk konuyla bizzat ilgileniyor. Plan yapılıyor ama bu devrimi omuzlayacak bilim adamlarına ihtiyaç doğuyor. Tarihin bir cilvesi olarak nitelenecek tesadüf ile Almanya�da da o yıllarda yani 1930�lu yıllarda kara dönem ba�lıyor. Yazar Mario Levi�nin deyimiyle �Sava� öncesindeki 1930�lu yıllarda Yahudiler için Almanya�da ya�amaya devam etmek tabiri caizse ölümle raks etmek manasındaydı. �
İ�te o yıllarda Almanya�dan kaçıp Türkiye�ye sığınan bir avuç Yahudi veya Hitler kar�ıtı Alman bilimadamı Atatürk�ün son devrimine omuz veriyor. Üniversite yıllarımda tarihin bu kesitini duymu�, okumu�tum. Üzerinde çok derin de durmamı�tım doğrusunu söylemek gerekirse … Ancak 1980�li yılların sonunda Almanya�nın Stuttgart kentinde bir ak�am Prof. Fritz Neumark ile kar�ıla�tım. Prof. Neumark, genç Cumhuriyet�inde yüksek öğrenimin temelinin atılmasına omuz verenlerden biriydi. Bana ya�adıklarını, o dönemi uzun uzun anlattı. O ak�amdan itibaren onun anlattıkları hiç aklımdan gitmiyordu. Ayrıca bana tüm bunları genç ku�akların öğrenmesi için yazmamı, bir kitap haline getirmemi önermi�ti …
- Kitap ikrinin Prof. Neumark’ tan geldiğini söylüyorsunuz …
HALİT ÇELİKBUDAK- Kitap yazmamı önerdi ama onun anlattıkları bende kitap ikrinden daha çok o döneme yönelik kar�ı koyulmaz bir ilgi uyandırmı�tı. Stuttgart�taki tarihi Saray�da verilen resmi bir davete e�imle birlikte gitmi�tim. O da davetliydi. Altın yaldızlı salonda sanki tarihin derinliklerinden çıkıp gelmi� tek ki�ilik bir koltukta oturuyordu … Antika bir koltuktu. Ya�lanmı�tı. Hemen yanına gidip kendimi tanıttım. Elimi tuttu. Yava�ça ve alçak bir ses tonuyla konu�uyordu. Benimle kar�ıla�tığına çok memnun olduğunu söyledi. Elimi bırakmadı, haifçe a�ağıya doğru belli belirsiz çekiyordu. Onun oturduğu koltuğun yanında dizlerimin üzerine çöküp aynı hizaya geldim ve anlattıklarını sessizce dinledim. Sanki yılların suskunluğundan sonra her �eyi bir akarsuyun �elaleden dökülmesi gibi anlatıyordu. Salondaki diğer davetliler bizi hiç ilgilendirmiyordu.
44