Batı Anadolu ve Luviler
” berhard Zangger ve ara�tırmalarını gerek dünya ölçeğinde gerekse Türkiye’ de sürdüren bazı çalı�ma arkada�ları, �luwianstudies. org� sitesinde İngilizce, Almanca ve Türkçe olarak çe�itli bilgilere yer veriyorlar. Buna göre, Luviler ile bu halkın ya�adığı Luwiya ülkesinin Avrupa tarihi içindeki özel yeri ve buna �modern zamanlar Batı’ sının� gösterdiği arkeolojik / ideolojik ilgi, daha doğrusu ilgisizlik, ciddi çeli�kiler barındırmaktadır. Bu rol çalma ve küçültme güdüsünün hedei, dünyanın yedi harikasından üçünün ve Sokrates öncesi” ge ilozolarının hemen hemen hepsinin ortaya çıktığı Luviler ve ülkeleridir.“ olayısıyla ortada kolay kolay sineye çekilebilecek bir �keyilik�, bir tarihsel bo�luk yoktur. İ�, son derece ciddi boyutlardadır ve bugüne kadar uzanan bir toplumsal tarihi de ilgilendirmektedir. Bu yakıcılık, sözü geçen sitedeki yazılarda da gözleniyor:
�Luvi kültürü ilolojik açıdan oldukça iyi ara�tırılmı�tır. Buna göre Luviler Bronz Çağı ve” rken“ emir Çağı’ nda Anadolu ve Kuzey Suriye’ de ya�amı� tarihi bir halktır. Hititlerin ba�kenti Hattu�a’ da bulunmu� ve Akatça çivi yazısında yazılmı� belgelerde Luvi dilini konu�an halkların ya�adığı bölgeye Luwiya deniyordu. Hitit yasalarında ve diğer belgelerde Luvi diline yapılan tercümelerden söz edilir. Luvi dili Hint-Avrupa dil ailesinin Anadolu dilleri grubuna girer.” n azından 900 yıl boyunca kullanımda kaldığı belgelenen Luvice, hiyeroglif i�aretleriyle yazılırdı. Luvice farklı diyalektlerle Güney ve Batı Anadolu’ nun tamamında konu�ulurdu. Takriben MÖ 2000 yılından itibaren Luvice ki�i isimleri ya da Luvice kökenli kelimeler eski ticaret �ehri Kültepe’ de( Kani� veya Ne�a) bulunan Asur tabletlerinde görülmeye ba�lanır. O dönemde Anadolu’ da ya�ayan Asurlu tüccarlar yerli halkı, �Luviler�in kar�ılığı olan nuwa’ um olarak adlandırırlardı. A�ağı yukarı aynı dönemde” ski Hititler biraz daha kuzeyde Kızılırmak civarına yerle�tiler. Hititler, bugün Hititçe diye isimlendirdiğimiz dillerini, politik ve ticari merkezleri( Ne�a) doğrultusunda ba�langıçta ne�a ya da ne�aca diye adlandırırlardı. Bu dil, sonradan ba�kent olan Hattu�a’ nın çevresinde özellikle üst tabakanın yazı dili �eklinde kullanılırdı.
Anadolu’ nun batısı, muhtemelen engin yüzölçümünden ve karı�ık topografyasından kaynaklanan sorunlardan dolayı binlerce yıl boyunca küçük krallıklar ve beylikler arasında payla�ılmı�tı. Bu durum bölgenin ekonomik ve askeri gücünü zayılattığı gibi, az veya çok homojen bir Luvi kültürünün kabul edilmesini da geciktirmi�tir.
Hitit belgelerindeki Luwiya isminin yerini kısa bir süre sonra, az çok Luvilerle e� anlamda, politik olarak en etkili olan Luvi Krallığı’ nın ismi Arzawa alır. Arzawa, ana bile�enleri olan Wilu�a, �eha, Mira, Hapalla ve daha dar anlamda Arzawa gibi küçük krallıklara ayrı�ır. Bunun yanında Hitit belgelerinde Batı Anadolu’ da, bazen büyük Hitit krallarına bağlanan, bazen de Hititlerin dü�manı olan bir düzine kadar küçük Luvi krallığından söz edilir. Bunlara yukarıda sayılanların yanında Lukka, Karki�a, Pedasa, Tarhunta��a, Kizzuwatna, Walma ve Ma�a da dâhildir. Günümüz bilim adamlarının çoğu, bu krallıkların bulunduğu bölgeler konusunda az çok hemikirdir. Batı Anadolu devletlerinden olan ve Hitit yazılı belgelerine göre kısa bir süre için( MÖ 1290-1272) Hitit İmparatorluğu’ na bağımlı olan Wilu�a’ nın yeri tam olarak açıklığa kavu�mamı�tır. Ama günümüzde ara�tırmacıların çoğu, Wilu�a’ nın Troya ile aynı yer olduğu dü�üncesindedir.(...) Luvi Kültürü, kısmen bu gibi nedenlerden dolayı iloloji alanında çok büyük bir öneme sahiptir.“ ilbilimciler, Hattu�a’ da ele geçen 33.000 belge sayesinde Luvi Kültürü konusunda çok kapsamlı bilgiler elde etmeyi ba�armı�tır. Bu konudaki önemli çalı�malar arasında Susanne Heinhold-Krahmer’ in Arzawa( 1977); H. Craig Melchert’ in The Luwians( Luviler)( 2003) ve Alice Mouton ve diğerlerinin Luwian Identities( Luvi Kimlikleri)( 2013) adlı kitapları yer alır.
Buna kar�ın, protohistorya arkeolojisi sahasında Luvilerden hiç söz edilmez.” ge’ nin erken tarihi ile ilgili son yıllarda çok kapsamlı kitaplar yazılmasına rağmen, Luvi kültürüne değinilmemi�tir. Bu anlamda Luwian Studies ilk kez olarak dilbilimleri, protohistorya ve doğa bilimleri alanlarındaki ara�tırmaları bir araya getirmek için çaba sarf etmektedir. Luvi kültürünün tanınması, çe�itli nedenlerden dolayı bir yüzyıl kadar gecikmi�tir. �
( Kaynak: www. luwianstudies. org)
8