✤
✤
hayatta sık sık küçük �eylerde duvara çarpıyorduk. İstanbullularla yakınlık kurmu�tuk ama yakın olamamı�tık. Hep beraberdik ama tam ortasında değildik. Uyum dille ba�lıyordu. Bizim en büyük engelimizdi. Gerçekten uyum sağlamak istiyorsan o dili çok iyi konu�man gerekiyor. İ� hayatı ve çocuklar nedeniyle hak ettiği gibi dili öğrenememi�tik.
Ayrıca tahsilli, kültürlü Türklerin birçoğuyla da İngilizce, Fransızca ve Almanca konu�abiliyorduk. Almanya�ya göç eden birinci ve ikinci ku�ak Türklerin �Türkler� olarak algılandığı gibi biz de �Almanlar� olarak kaldık.
Çocuklarımız ise farklı bir ortama çok daha kolay uyum sağladılar. O ya�ta oyuncakları, dili hatasız konu�malarından daha önemliydi. Önceki hayatlarının hiçbir rolü yoktu.
İ�imiz de engel olu�turuyordu. Diğer mesleklere nazaran gazeteci olarak röportaj yaptığınız insanlara çok daha hızlı yakla�abilirsiniz. Özel sorular sorabilirsiniz. Ama gerçekten yakınla�mak isterseniz, duvara çarparsınız. Çünkü gazeteciler gözlemlerler, yazarlar ve bildirirler. Diğerleri bunu hissettiği için çok dikkatli bir �ekilde mesafe koyarlar araya. �
✤
GAZETECİ OLARAK RÖPORTAJ YAPTIĞINIZ İNSANLARA ÇOK DAHA HIZLI YAKLAŞABİLİRSİNİZ. ÖZEL SORULAR SORABİLİRSİNİZ. AMA GERÇEKTEN YAKINLAŞMAK İSTERSENİZ DUVARA ÇARPARSINIZ.
✤
© Foto: Ömer Yaprakkiran
23