Annemden Bir Parça Annemden Bir Parça | Page 16

TELEFONDAKİ ARI Ilık bir ilkbahar günü cama konan kelebeğin rengârenk kanatları Elif’e merhaba der gibi pır pır ediyordu. Kelebeğin camdaki hareketlerini gören Elif’in içi neşeyle doldu. Elif odanın içinde düşünmeye başladı ve birden bugünün piknik yapmak için harika bir gün olduğu aklına geldi. Hemen annesinin yanına koşup: -Anne bugün beraber pikniğe gidelim mi? -Bu çok güzel bir fikir kızım ama ikimiz tek gidersek yeterince eğlenemeyebiliriz, istersen arkadaşlarını da davet edelim, diye cevap verdi Elif’in annesi ve Elif’i komşularına gönderdi. Elif’in mutluluktan etekleri zil çalıyor içi içine sığmıyordu. Seke seke merdivenlerden indi. Komşuları Ali ve Ömer’in zilini çaldı. Piknik fikrini duyan Ali ve Ömer sevinçten havalara uçtular. Daha sonra Zeynep’in evine gitti Elif. Ama Zeynep piknik için hiç istekli değildi. -Ben bugün evde telefonla oynayıp pizza yiyeceğim, pikniğe gelmek istemiyorum, dedi Zeynep. Elif, Zeynep’in gelmemesine biraz üzülse de piknik hayali, doğa, kuşlar, rengârenk çiçekleri düşünmesi onu mutlu etmeye yetiyordu. Herkes piknik için hazırlık yapmaya başladı. Ömer daha yeni çıkmış lezzetli mi lezzetli karpuzlardan bir tane almak istediğini söyleyince annesi piknik sepetine bir tane de karpuz koyar. Diğer anneler de hazırlıklarını tamamlamıştı. Lezzetli kekler, kurabiyeler, meyveler çeşit çeşit zeytin ve peynirler… Çocuklar kırlarda doya doya eğlenecekleri gibi mideleri de bayram edecekti. Ve yola çıktılar. Piknik alanı çok uzak değildi. 15 dakika yürüdükten sonra piknik alanına yetiştiler. Burası yemyeşil çimenlerin bir deniz gibi uzandığı, rengârenk çiçeklerin insanın içine huzur verdiği geniş bir ovaydı. Çocuklar bu güzellikleri görünce onları zapt etmek mümkün mü? Ömer çiçekleri koklamaya başladı, eve gitmeye yakın annesine en güzel kokanlardan bir demet vermeyi düşünüyordu. Ali bisikletine bindi ve şehir trafiğinden uzakta özgürce bisiklet sürmenin keyfini yaşıyordu. Elif ise kafasında uçuşan arıyı kovalamaya başlamıştı. Hoplayıp zıplayıp arıyla eğleniyordu. Arıyı ve doğadaki diğer canlıları yakından görüp tanımak onu çok mutlu ediyordu. Komşular piknik alanında eğlenirken evde telefonuyla oynayan Zeynep bir yandan da pizzasını yemeye devam ediyordu. Birden telefon ekranında gördüğü arının renklerinin gerçekte ne kadar parlak olduğunu düşündü. Elini ekrana dokundurdu. Ne kadar uğraştıysa da arı tepki vermedi. Hâlbuki gerçek hayatta böyle miydi? Elini arıya yaklaştırsa yine hareket ederdi ve arıyı farklı açılardan da görebilirdi. Bunları düşünce arkadaşlarının pikniğe gittiği aklına geldi. “Keşke arkadaşlarımla pikniğe gitseydim, hem belki orda canlı canlı bir arı görürdüm.” diye düşündü. Hem yediği pizzadan da karnı ağrımaya başlamıştı. Hemen annesinin yanına koşarak: -Anne, ne olur biz de pikniğe gidelim,hem gözlerim yoruldu, hem karnım ağrıdı hem de ayaklarım uyuştu. Elif’in davetini kabul etmediğim için de çok pişman oldum, diyerek ağlamaya başladı. Annesi Zeynep’in ısrarına ve üzülmesine dayanamayarak isteğini kabul etti. Hemen piknik sepetini hazırlayarak yola koyuldular. Piknik alanına geldiklerinde Zeynep’i gören arkadaşları çok sevindiler. Koşup arkadaşlarına sarıldılar. Zeynep birden ne kadar canlandığını hissetti. Piknik yerinin rengârenk çiçekleri ve doğanın güzelliğini görünce erken gelmediği için ne kadar büyük bir hata yaptığını bir kez daha anladı. Elif Zeynep’e: -Hadi gel arkadaşım sana arıyı göstereyim, çok ama çok neşeli bir arı, dedi. El ele tutuşan Elif ve Zeynep kırlara doğru koşturmaya başladı. Doya doya eğlenen çocuklar acıktıkça annelerinin yanına geliyorlardı. Anneler de evde iştahları olmadığı için pek yemek yemeyen çocuklarının burada yemeklere saldırdıklarını görünce doğayla içiçe yaşamanın gerekliliğini bir kez daha fark etmiş oldular. Hava kararmak üzereydi, anneler çocuklarını başka bir gün yine gelecekleri vaadiyle toparlamaya başladılar ve eve döndüler. Zeynep uyumadan önce piknikte ne kadar eğlendiğini ve gitmek istememekle ne büyük bir hata yaptığını düşündü. Bundan sonra telefonla uzun süre oynamayacağına ve sağlıksız yiyecekler yemeyeceğine dair kendi kendine söz verdi.