Burs Öyküsü
Ey sen , okur ! Tamamen kurgusal ögelere dayanan , fakat hemen hepimizin bir şekilde başından geçmiş bir hikâye okumaktasın . Kendini vererek ve mutlaka gülerek okunmadığı sürece okuyanı lanetleyecek bu içerik antik çağlardan beri her coğrafyada bir kere daha yineler , yeniler kendini . Ölümsüz ruhların kutsal duaları seni de kutsasın ve bu yolculuk sözcüklerle başlasın .
Hayriye üniversite sınavı sonuçlarının açıklanmasını sabırsızlıkla bekledi . Senelerdir her okul günü sanki kutsal kâseyi ararmış gibi her hocanın başka yorumladığı soruların , beş harften birini seçmek suretiyle insanın ruhunu sömürmesine alışmış ama bundan da sıkılmıştı biraz . Yıllardır hayali gerçekten bilim öğrenmek olan genç bir kadının , sürekli anlatılan o şaşalı üniversite günleri dışında hayali yoktu . Gençlik dedikleri şeyi yaşamak istiyordu , biraz başına buyruk , biraz meraklıydı . İş bitirici insanlardan olmuştu daima . Kimseye itimadı olmazdı ama kimseyi de kırmazdı .
Sancılı , yorucu sınav döneminin ardından heyecanla uyuduğu gecelerin birinin sabahında telefonu çaldığı için uyandı . O dakika neden aradıklarını anladı , sınav sonuçları elbette hiçbir ön bilgilendirme olmadan apansızın açıklanmıştı . Elleri titreyerek açtı telefonunu . Tabii sistem kilitlenmiş , hiçbir şeye giriş mümkün değil . Koşarak bilgisayara geçti Hayriye . Kalbinin hızına dünyada hareket eden hiçbir şeyin yetişemeyeceğini ama bilgisayarın da fazladan yavaş olduğunu düşündü . Birkaç saat kadar gecikmeli olarak öğrendi , hayalleri gerçekleşmişti . O güzel okulda Fizik okuyacaktı , yüreği hakikaten ağzında atıyordu . Sanki ağzını kocaman açsa dışarı fırlayacaktı . Ne garip dedi , kaç yıldır şu ismin altına bu bilgi yazılsın diye çabaladım didindim . O an fark etti ki zaman , hayaller aslında insanın kendine koyduğu bazı işaretlere , oraya vardığını farz etmesine yetecek kadar yaklaşmasından ibaret . Hiç varmadığı bir limana vardığını düşündürtecek kadar yaklaşan bir gemi gibi diye geçirdi aklından .
Aidiyet 21