8 8 | Page 28

Birkaç ay önce ameliyat masasında kaybettiği bir hastasının oğlu olan Martin (Barry Keoghun) ile bir çeşit baba-oğul ilişkisi geliştiren Steven, suçunu gidermek için Martin’i aile- siyle tanıştırırMartin zaman içinde kendini aileye sevdirmeyi başarır ancak aralarında gizli bir durum ortaya çıkar. Böylece, Martin’in hem Steven’la baba-oğul ilişkisi hem de aileyle olan bağları yerini tuhaf bir intikam davasına bırakır. Bu noktadan sonra filmin me- safeli ve donuk hale gelen at mosferi, Lanthimos’un tüm filmlerinde birlikte çalıştığı Thimios Bakatakis’in görüntü yö- netimiyle birlikte etkisini seyircide daha da fazla göstermeye başlıyor. İnsanı rahatsız eden açılış sekansı, hastane sahnelerinde koridorlar arasında ilerleyen karakteri takip eden çekimleri, korku filmlerini andıran müzik kullanımı gibi fak- törleriyle The Killing of a Sacred Deer seyirciyi rahatsız hissettirir- ken kendine bağlamayı başarıyor. THELMA Joachim Trier Norveçli yönetmen Joachim Trier, Louder Than Bombs’dan (2015) iki sene sonra önceki filmlerinden farklı olarak başka bir türle seyirci- sinin karşısına çıkıyor. Tür olarak yö- netmenin diğer filmlerinden ayrılsa da Thelma içinde bulundurduğu ögeler sebebiyle yine bir Trier filmi olduğunu her haliyle belli ediyor. Yönetmen, filmin senaryosunu önceki filmlerinde de olduğu gibi Eskil Vögt ile kaleme aldı. Filme adını veren baş karakterimiz Thel- ma, üniversiteye yeni başlayan ya- şıtlarına oranla daha içine kapanık bir genç kadındır. İçinde bulundu- ğu yeni ortam sayesinde zamanla doğaüstü güçlerini keşfetmesiy- le (ya da hatırlamasıyla) kendini gerçek anlamda tanımaya başlar.