baktığımda siz de hep karşılaşıyorsunuzdur basın
yayında, geleneksel medyada her zaman çok
önemli ama nedense her zaman da eksik.”
Bu sözlerin ardından Doç. Dr. Ali Osman Öztürk
Kamu Diplomasisi hakkında şu sözleri söyledi:
“Kamu Diplomasisini temelde bana sorarsanız en
basit nasıl ifade edebiliriz? 15 Temmuz sonrasında
edindiğimiz tecrübelerle beraber bir cümle ile
şöyle ifade edebiliriz: Ülkemizin, Türkiye’nin
saygınlığını ve itibarını arttırmak üzere
yapacağımız bütün faaliyetler kamu diplomasisi
içerisine giriyor.”
SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Prof.
Dr. Muhittin Ataman ise şunları söyledi:
“Devletler farklı kategorilere bölünürler küçük
devlet, küresel devlet, orta büyüklükte devlet diye.
Biz bunları daha çok bağımsız olup olmadıklarına
bağlıyoruz. Yani küçük devletler daha çok
etkilenen devletlerdir, küresel devlet daha çok
çıkarları ve bütün küreyi etkileme potansiyeline
sahip olan devletler arada kalanlar ise sayıları
çok fazla değil zaman zaman belli aralıklarla
belli durumlarda küresel aktörlere hayır diyebilen
ülkelerdir. Türkiye’nin az önce bahsettiğim birinci
kategoriden küçük devlet olma statüsünden orta
büyüklükte bir devlet olmaya ve mümkünse
sınırları zorlayıp küresel bir aktör olmaya çalışan
bir devlet olma yolunda olduğunu görürüz. Ben
burada etkiden bahsediyorum yani bunu olumlu
ya da olumsuz birisine göre başarılı veya başarısız
şeklinde göreceli bir durum ona girmeden ifade
etmeye çalışıyorum.”
Panelin sonunda Öztürk ve Ataman öğrencilerden
gelen soruları cevapladı.
Haber: Rukiye TAŞKIN - Elif ÇELİK
İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ HABER BÜLTENİ
78