Zorbalığa Dur Diyenler ortak ürün | Page 13

rağmen bazı arkadaşlarımız küfür ederek sözel zorbalığa başladı. Tabi ki bizde karşılık verince olaylar büyüdü ve fiziksel zorbalığa döndü. Öğretmenimiz yanımıza gelerek bizi ayırdı. Kıyafetlerimiz yırtılmış, saçımız başımız dağılmış bir haldeydik. Öğretmenimiz bize çok kızdı. Hoşgörülü, saygılı olmamız gerektiğini, kazanmanın da ve kaybetmenin de doğal olduğunu neden böyle davrandığımızı anlayamadığını söyledi. "Sizlere yakıştı mı bu davranışlar ve sözler?" deyince, ben kendimi çok kötü hissettim. Sonuçta bir sınıf maçı kazansak ya da kaybetsek ne fark eder, bu hale nasıl gelebilmiştim! Bu olaydan sonra soğukkanlı olmanın önemini daha iyi anladım. Onların yaptıkları sözel zorbalık yanlıştı ve biz bunu öğretmenimize söyleyebilirdik. Olaylar büyümezdi. Biz de karşılık verince fiziksel zorbalığa uzanan bir süreç başladı. Bu olayda öğretmenimden öğrendiğim "Yanlışa yanlışla karşılık verme." sözü halen hayatıma yön veren sözlerdendir. Öğrencilerime de bu sözü sık sık hatırlatırım ve "Yanlışa yanlışla cevap vererek haksız duruma düşmeyin. Hakkınızı arayın ama zorbalık yapmadan." diyorum. SEDA GÖÇHAN TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ ORTAOKULU Birçoğumuz gibi ben de zorbalığa maruz kaldım . Benim ortaokul yıllarıma zorbalık denk hikayem düşüyor. İyi göremediğim için doktora gitmiştik ve gözlük takmam gerekiyordu. İşte o benim için bir kabustu. Çünkü o yıllarda