|
yeni
Yeni Vatan Turkish Newspaper Editor in Chef( Genel Yayın Yönetmeni) Ahmet POLAT Deputy Editor( Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı) Mustafa YILMAZ Sydney Advertisements: 0431 799 978 Melbourne Advertisements: 0416 775 867 Columnists: Leyla BAHTİYAR, Rauf DENKTAŞ- Turgut ÖZAKMAN Metin AYDOĞAN- Ali ULUTAŞ Dursun GÜZEL- Erkal EKEN- Kutlay YAĞMUR
Mustafa YILMAZ- Yasemin HASSAN Voluntary Reporter: Ünal DOĞAN, Yahya SEVİM,
Funda MUTLU, Mustafa YILMAZ Sydney dağıtım İrfan KURU- 0434 211 914 Page Layouts, Graphic Design: Ahmet POLAT Sydney Office: P. O. Box: 206 Auburn NSW 1835 Phone: 0431 799 978 Email: info @ yenivatan. com. au Printed by Streamline Printing Melbourne
Köşe yazarlarının ve çizerlerin yazılarından, karikatürlerinden dolayı sorumluluklar tamamen kendilerine aittir. Yayımlanan yazılardan yazarları sorumludur. Yeni Vatan’ da yayımlanan okuyucu mektuplarındaki görüşlerden okuyucu mektubunu yazan kişi sorumludur. Yeni Vatan’ da yayımlatılmak istenilen okuyucu mektupları ve duyurular, isim, adres ve telefon numarası olması gerekmektedir. Yeni Vatan Gazetesinde yayımlanan reklâmların içeriği konusunda reklâm veren sorumludur.
|
NUTUK ATATÜRK
Geçen haftadan devam
İşte, bu hazırlığı yapmak üzere İsmet Paşa’ nın İstanbul’ da bulunması ve hatta Genelkurmay Başkanlığı’ na resmen tayin edilerek işe başlaması çok yararlı olacaktı. Bu maksarla İstanbul’ a gitmesini gerekli bulmuştum. İsmet Paşa’ nın telgrafı şudur:
Harbfye Nezareti 3.3.1920
Mustafa Kemal Paşa Hazretleri’ ne
Alınan bilgilere göre, İstanbul’ da bir dernek kurulmuş ve İngilizlerle birlikte kararlar almış. Hükûmetin düşüri. ilmesi ve malûm bir hükûmetin kurulması, Meclis’ in dagıtılması, İzmir ve Adana, nın işgalteri için Kuva-yı Milliye’ nin ortadan kaldırılması, dünya barış ve güvenliğini salaıTıak üzere İstanbul’ da Müslümanlararası bir Hilâfet Şurası’ nın toplanması ve bcılşevikler aleyhine fetva çıkarılması bu kararlar arasırıdaymış. Nâzır Paşa, bu derrıegırı çalışmalarına önenı veriyor. Anadvlu’ daki
|
Anzavur hareketi bu kararlara baglı oldugıı gibi, ingilizlerin hüküınete çok fazla baskı yapmaları da aynı sebeptendir. Bilgi olarak arz etmekliğimi istediler( İsmet).( Harbiye Nezareti Başyaveri Binbaşı Salih)
ALİ RIZA PAŞA KABİNESİ’ NİN İSTİFASI
Efendiler, yüksek şahıslarınızca bilinmektedir ki, İngiliz temsilcisi, Yunanlılar da dahil olmak üzere bütün İtilâf kuwetlerine karşı mücadelenin durdurulmasını hükûmete teklif etmişti. Bu teklifin gereği yerine getirilirse, İstanbul’ u Osmanlı Devleti’ ne bırakacakları yolunda yaldızlı bir vaatte de bulunmuşlardı. Fakat İstanbul’ da bu teklif yapılırken, Şubat’ ın 18,19 ve 20’ nci günlerinde, Yunanlıların İzmir’ e yeni kuvvet, taşıt araçları, çok miktarda cephane getidiğini ve bunları cephelere götüererek yeni bir taarruza hazırlandığını bilıyorduk. Bu bilgilerimizi, hükûmetin işlerine karışmayınız yaygarasına kulak asmadan İstanbul Hükûmeti’ ne de ulaştırarak dikkatini çekmekten geri kalmadık.
Yunanlılar, bu şekilde taarruza hazırlanırken, Ali Rıza Paşa Kabinesi başka bir teklif karşısında kalıyor.
“ Yunanlılar karşısında bulunan
|
Kuva-yı Milliye’ yi üç kilometre geri aldırmak!..”
Ali Rıza Paşa Kabinesi’ nin buna gücünün yetmeyeceği belliydi. Fakat, maksat onun düşürülmesiydi. Sadrazam, ister istemez bu teklifin yerine getirilemeyeceğini bildirmiş.
21 Aralık 1920 günü Yunanlılar taarruza geçtiler. Gölcük yaylasıyla Bozdoğan’ ı işgal ettiler.
İşte bu olay üzerine, Ali Rıza Paşa’ nın, düşünebildiği tek çare, makamında daha fazia kalmaktan vazgeçerek, hemen istifa edip bu sorumlu işten yakayı sıyırmak olmuştur. Çünkü, Millî Mücadele’ yi durdur ma konusunda yapılan teklifi yerine getirmeye çalışmış fakat başaramamış olan Ali Rıza Paşa’ nın, bu defaki teklifi de yerine getireceğim diye söz verip de başaramadığı takdirde, İtilâf Devletleri’ nce de sorumlu tutulması ihtimali de hatıra gelmez miydi?
Harbiye Nazırı Cemal Paşa, Başkomutan Mr. George Milne’ in emirlerini uygulatamadığı için sonunda kabineden uzaklaştırılmak durumuna düşürülmemiş miydi? Aynı işlemin Ali Rıza Paşa’ ya da uygulanmasına kalkışıldığı takdirde, kendisini Padişah’ ın koruyabileceğine güvenebilir miydi? Böyle bir
|
durum karşısında, millî davanın belirdiği tek yer olduğu söylediği İstanbul’ daki Meclis-i Millî’ ye güvenebilecek miydi? Millî irade adına konuşmaya ve isteklerde bulunmaya artık gerek ve imkân kalmadığını söyleyerek cezalandıracağım diye gözdagı verdigi Hey et-i Temsiliye’ ye dayanmaya tenezzül etmeli miydi? O halde kendisi için istifadan başka çıkar bir yol olamazdı. İşte o da öyle yapmıştır( Belge: 241). Ali Rıza Paşa, hükümete ilk saldırı yapıldığında, çekilmesi gerektiği yolundaki uyarılarımızı kabul etmedi. Yerinde kalmakla vatana yararlı olacağını söyledi. Meclis-i Meb’ usan da bu cahilce düşünceyi yerinde görerek onu makamında tuttu. Acaba yerine getirilmesi söz konusu olan görev, Yunanlıların taarruz hazırlıklarını tamamlayarak vatanın kutsal topraklarından bir kısmını daha çiğnemek ve aziz vatandaşlardan bir kısmını daha süngüler altında inletmek için, muhtaç olduğu fırsatı ona bahşetmek miydi?
PADİŞAH, İŞİN GİDİŞ DURU- MUNA GÖRE BİRİSİNİ SADRA- ZAMLIĞA SEÇECEĞİM DİYOR
Rauf ve Kara Vası f Bey l e r, 21 Aralık 1920 tarihli şifrelerle, bu istifa haberini verirlerken Felâh-ı Vatan Grubu başkanının ve
DEVAM EDECEK
|