Yeni Vatan weekly Turkish Newspaper April 2017 Issue 1888 | Page 5
YENİ VATAN TURKISH NEWSPAPER
KONUK
YAZAR
Arslan
BULUT
Evet’te de bir “hayır” vardır!
Savaş, hoşunuza gitmese de
üzerinize yazıldı. Gerçi o size
hoş gelmez, fakat olur ki, siz bir
şeyden hoşlanmazsınız; oysa o,
hakkınızda hayırlıdır. Olur ki, siz
bir şeyi seversiniz; ama o, sizin
hakkınızda bir fenalıktır. Allah bi-
lir, siz bilmezsiniz.” (Bakara 216)
Referandumdan önce, sonucu
şahsen nasıl karşılamam ve do-
layısıyla ne yazmam gerektiğini
düşünürken, “evet” de çıksa “ha-
yır” da çıksa, kimsenin üzülme-
mesi gerektiğini, hayır çıkarsa
bir sorun çıkmayacağına, “evet”
çıkarsa bunun da hayırlara vesile
olabileceğine öncelik vermeye
karar verdim.
Tabii dayanağım, Kur’an’daki
hayır ve şer ile ilgili ayetler ile Hı-
zır ile Musa’nın kıssasını anlatan
Kehf suresiydi.
***
Sonuçlar Anadolu Ajansı tara-
fından yüzde 64 evet, yüzde 36
hayır diye açıklanmaya başlandı,
yazıya başladığımda İstanbul ve
Ankara’da hayırlar öne geçmiş,
Türkiye genelinde de yüzde 51
evet, yüzde 49 hayır durumuna
gelinmişti.
Sistemi değiştirmeye karar veren
devletin karar mekanizması böyle
mi uygun gördü acaba?
Ben “evet” veya “hayır”dan çok,
seçimden hemen önce Abdul-
lah Öcalan’ın kardeşi Osman
Öcalan’ın “evet” çağrısı yapa-
rak “100 yıllık Kemalist sistemi-
nin değişmeye ihtiyacı var. Yani
artık Kemalist ideolojiye dayalı
parlamenter sistem Türkiye’nin
sorunlarına çözüm bulamıyor.
En ağır Kürt sorunu olan hiç mi
hiç çözüm bulamıyor. Bu neden-
le Kürt sorununun çözümünde
olduğu gibi Türkiye’nin genel
sorunlarının da çözümlerinde
Türkiye’nin gelişmesi için siste-
min değişmesi gerek” demesine
dikkat çekmek istiyorum!
Gerçi daha önceleri eyalet sis-
teminin, federasyonun güçlü bir
Türkiye’de sorun olmayacağını
Tayyip Erdoğan bir canlı yayın-
da söylemişti ama referandum
öncesinde herhalde “evet” oy-
larının düşmemesi için üniter
yenivatan.com.au
yapının en büyük savunucusu
olduğunu belirterek, “Eyaletmiş,
federasyonmuş, şuymuş, buy-
muş hiçbiri gündemimizde yok,
olmayacaktır. Cumhuriyetimizi
üniter yapısı içerisinde ilelebet
payidar kılma konusundaki ka-
rarlığımızı bir kez daha tekrar
ediyorum” demişti.
Erdoğan, sözünde durursa, hayır
diyenler bundan ancak memnun
olur. Fakat sözünde durmazsa,
“Mustafa Kemal’in askerleriyiz”
diyenler; Türk Milliyetçileri bu tür
girişimlerle ne pahasına olursa ol-
sun mücadele edecektir.
***
Atatürk de “Efendiler, bilirsi-
niz ki hayat demek, mücâdele
ve müsâdeme demektir. Ha-
yatta muvaffâkiyet, mutlaka
mücâdelede muvaffâkiyetiyle
mümkündür. Bu da mânen ve
maddeten kuvvete, kudrete
istinat eder bir keyfiyettir” di-
yordu.
Erdoğan, iktidar kuvvet ve kud-
retini kullanarak böyle bir sonuç
elde etti.
Atatürk, Tarsus Gençlik Yur-
du’nda daha cumhuriyet ilan edil-
meden önce yaptığı konuşmada
da “Saygıdeğer gençler, hayat,
mücadeleden ibarettir. Bundan
dolayı hayatta yalnız iki şey var-
dır. Galip olmak, mağlûp olmak.
Size, Türk gençliğine bıraktığımız
vicdani emanet, yalnız ve daima
galip olmaktır ve eminim daima
galip olacaksınız.
Milletin yükselme yolları ve şartla-
rı için yapılacak şeylerde, atılacak
adımlarda kesinlikle kararsızlık et-
meyin. Milleti o yüksek dereceye
götürmek için dikilecek engelleri
hep birlikte aşacağız. Bunun için
beyinlerinize,
düşüncelerinize,
bilginize, gerekirse bileklerinize,
bazularınıza, bacaklarınıza baş-
vuracak, fakat sonuçta mutlaka
ve mutlaka o amaca varacağız.
Gerek burada ve gerek seyahat
ettiğim bütün yerlerde genç ar-
kadaşlarınız, hep sizler gibi hisli,
kararlı ve cesurdur. Bundan do-
layı şimdiden geleceğin parlak
ufuklarını görmekle mutludur. Bu
millet sizin gibi evlâtlariyle lâyık
olduğu olgunluk dereces