8
Portre
Ocak - 2014
Erem
KANSOY
info@turkishindependent.com
Kronikleşmiş bir sorun:
kısır döngü ve
kümeslerin ilişkisi
Yıllar önceydi... Orta ikinci sınıfta eğitimime devam ediyor ve
spor ile oldukça yakından ilgileniyordum... köyün takımında,
okul takımında başarıya ulaşabilmek minik kalplerimizin ve
küçük dünyalarımızın ışıldayan hedefi idi eski dostlarımla.
Tekrarlamanın manası yok fakat daha anlaşılır olması için;
“boşa kürek salladığımız ve hiçbir işin yolunda gitmediği canım
ülkem Kıbrıs'ta” poletika ile kirlenmemiş çocuk yüreklerimizin
hedeflerine ulaşmak nasıl mümkün olabilirdi?
Bilirsiniz çocukların hayalleridir mutlulukları, hayal ettikce
heyecanlanan bir çocuktum. Sırf spora olan tutkum yüzünden,
içine doğduğum 'sorunun' sorunları ile yüzleşmeye başlamıştım.
'Sorgulamak ayıp değil... Bilmiyorsan öğren... Biliyorsan
öğret... Sabret... Varlığın sevdiklerin, mutluluğun dostlarının
olsun...' Herşey bir kenara dursun şu babamdan öğrendiklerim
var ya, dünyanın sesi yanında sinek vızıltısı kalır.
Yaptım! Sorguladım;
Dedim ya küçük yaşta sorunlarla yüzleşmeye başladık.. Bende
sordum kendi kendime, neden başarılı gençler yurt dışında
ülkelerini temsil alanlarında edemiyor? Neden okul takımında
oynarken müsabakalarda galibiyet alınınca ödev notları yükseliyor?... Elektri kesintileri! Oldumu şimdi, ödev yapmam
lazımdı... Bunu hep söylerim; minik kalplerin ve bir annenin
can verdiği eve barbarca küçük çocukları götüren okul müdürleri..
Belediye görevlilerinin sokaktaki köpek avları... Cayır cayır
yanan çöplükler, gaminiler... Delik deşik bir dağ, üzerinde ışıl
ışıl bir bayrak... civar köylerdeki emekci ve esnaf mum
ışığında...Gece bombalı tatbikatlar..F16 lar tanklar tüfekler... Ne
olduğu belirsiz siyasetci tayfası, hani şu kravat takıp adam
olanlar...
Yok görüşmelermiş yok görüşmecilermiş...Saymakla bitmez...
Sorguladım ve halen sorguluyorum halen ayni şeyler ve benzerleri katlana katlana katmerleniyorsa bu işte bir iş var, bu iş yaş
iş... Ayıp mı? Sorgulamayalımmı?
Hey! Size söylüyorum HERKOLOK'lar hani şu her konuda
uzman olanar, ki buna genç nesillerin başarılarını hazmedemeyenler de dahil... Kısır döngü haline getirilen Kıbrıs muhabbetinden bıktım artık! İnsanlık adına yapılacak daha çok iş ve
üretecek daha çok şey var. Kısır döngüyü 5 yıl 1 ay önce, içim
yana yana, sevdiklerimler beraber terk ettim...
Özlem duyanlar ancak anlar bizim gibi kimselerin, boş teneke
seslerine karnımızın tok olduğunu...
Çok değer verdiğim ve ondan çok şey öğrendiğim kuzenim
Ahmet Kasımoğlu'nu ziyarete gitmiştim, Kıbrıs'ta bulunduğum
bir dönemde.
Gazeteci bir ailenin çocukları olduğumuzdan aşk ile yaptığımız
meslekleğimizin Kıbrıs'ta ne halde olduğunun acısını paylaşıyorduk... Bir tavsiyede bulunmuştu bana, 'ne olursa olsun kendini
bir kümese sokma' demişti... Kümesleri bilirsiniz, sinirli
horozun ayrı kümesi, süslü ve bakımlının ayrı, yumurtlayan
tavukların ayrı, verimsizlerin ayrı tutuluduğu ama hepsinin de
yine ayni türden hayvanların olduğu kümesler...
Düşünün ki, solcusu bir kümeste, radikali diğer kümeste,
sağcısı başka kümeste, yurt severi başka, partilisi kümes
değişirken, kümes bulunamayan dönemlerde de işssiz..
Ve bunu başarıyla uygulayan, zihnen, ruhen ve bedenen ayrılıp
ganimete çullanan tek toplum heralde biziz.. Yapa bileceklerimiz ama yapmadıklarımız ile övünmek de kesişen kümes!..
Göç ettiğim ülkem nasıl ki sistemsizliği sistem haline getirdi,
bugün halen çocuk yaşta beni zehirlediği gibi çocuklarımızı da
zehirlemeye kümes zihniyeti ile ayrımcılık yaparak ve fişleyerek yuzsuzce etiketlemeye devam ediyor..
Zehiri kusuyoruz kusuyoruz bitmiyor..Kısır döngü devam
ediyor... Çarklar tıkır tıkır çalışıyor, boşa kürek sallıyoruz...
Kronikleşmiş bir sorun ile yaşlanıyoruz...
Çare, sadece yok oluşu izleyip yerine sevgi ve insanlık temelleri üzerine kurulu, çağdaş bir düşünce yapısını uygulamak,
yeni nesillere şefaf bir gelecek bırakmak adına...
Genç ve başarılı sanatcı
Ayshen Kemal, müzik
yaşamı, modaya olan ilgisini
ve yaşamına dair bir çok kesiti
gerçekleştirdiğimiz röportajda
okuyucularımız ile paylaştı...
Eğitimini tamamlamasının
ardından müzik yaşamına Fe-nix
grubu ile devam eden Ayshen
Kemal, moda ve moda
tasarımcılığına olan ilgisini üretime
geçirerek, çeşitli tasarımlar ile
ürünlerini alıcılar ile buluşturuyor.
Müzik yaşamında çeşitli başarılara
imza atan Kemal, genç
arkadaşlarına çalışmaktan ve
üretmekten vazgeçmemelerini
tavsiye ediyor. Ayshen Kemal'ın
Londra'daki renkli yaşamı;
Ayshen Kemal
“Londra'nın Hackney bölgesinde,
1979 yılında dünyaya geldim.
Walthamstow da bulunan ilk okul
da okula başladım ve yine
Walthamstow Collage'den mezun
oldum. 1990'lı yıllarda müzik ile
oldukca yakından ilgileniyordum,
bir dönem de Versage dükkanında
satış elemanı olarak görev
yapıyordum. 17 yaşındayken şarkı
söylemeye başladım, müzik
prodüktörü bir kuzenim ile kayıtlar
hazırlıyorduk, 20 li yaşlarımda Fenix grubunda şarkı söylemeyi
başardım. Bir çok müzik grubları
ile turlara katılmıştık, toplamda 3
adet single çıkardık ve Big
Brother'ın bir bölümünde
performans sergileme fırsatı
buldum. İngiltere'nin bir çok
bölgesinde konserler verdik ve 5