Turkish Independent ISSUE 12 | Page 21

21 Yaşam Şubat - 2014 Kıbrıs'ın Lefkara bölgesinde dünyaya gelen Ülfet Yusuf, göç yüzünden yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen evlatlarını kültürlerine bağlı bir şekilde yetiştirmesinin gururunu yaşıyor. geçimimizi sağlamak adına ailemize katkıda bulundum. Derviş, Şevket, Keziban, Meryem ve Fatih adında 5 çocuğumu her zaman sevgiyle büyüttüm. Çocuklarımı kendim büyüttüm. Aile kültürümüzü ve değerlerimizi de çocuklarıma aşılamanın gururunu yaşıyorum. 2 çocuğumdan 6 torunum var, torunun sevgisi başkadır, anlatılmaz bir sevgiyle onlarla şimdi zaman geçiriyorum. Kültürel değerlerimizden 'Lefkara tavası' yemeği sadece Lefkara'da yapılan lefkara'ya özgü bir yiyecektir. Londra'ya geldiğimde ben de herkes gibi yalnız kalmıştım fakat hayata tutunarak zaman içinde herşeyi öğrendim tecrübe ettim ve başarılı oldum. Yemek yapmayı küçük yaştan göç ettiğim yerde öğrendim ailemi hep alın teri ile kazandıklarımla doyurmasını bildim. Eşimin işinden dolayı çok kültürlü bir çevremiz var, değişik kültürlerden bir çok insana kültürel yemeklerimizden vermek ve onların yemeklerimizi beğenmesinden büyük keyif alıyorum, mutluluk duyuyorum. Şimdiki gençlerde saygı yok. Hürmetleri yok. Şimdikiler bulur beyenmez. Şimdiki gençlere tavsiyem çalışsınlar. Bizler okumadan sadece emeğimizle bugünlere gelmeyi başardık, gençler okusunlar kendilerini geliştirip ülkelerine ve toplumlarına faydalı olsunlar. Kıbrıs'ta yaşanan göç ile ilgili diyebileceğim şudur; sanmayın ki Londra eski Londra'dır. Burada artık iş kalmadı. Eskiden insanlar burada dayanışma içindeydiler. Şimdi artık çok değişti. İnsanımıza Londra'ya gelmelerini artık tavsiye etmem. Sadece iş için ise ülkemizde de iş var, gençlerimiz sadece karın doyurmak için Londra'ya gelmelerine gerek yoktur. Ben bu ülkeye geldiğimde sadece eşim vardı ailem yoktu, kimsemiz yoktu, ne yaptıysak eşimle beraber çalışarak alınterimizle yapmayı başardık. Tüm güzel anıları ailemle burada yaşadım. Zaman içinde burada arkadaşlarım oldu, komuşularım ile aram çok iyi ve bugün hiç yanlızlık hissetmiyorum. Çoluk çocuğumuz burada ve torunlarımız da burada olduğu için Kıbrıs'a sık sık gitsekte orada kalmayı hiç düşünmedik. Eskiden toplumumuzda kıskanma, yalancılık, sahtekarlık yoktu. İnsanımız birbirine yardım ederdi, şimdi artık insanlar çok değişti. İnsanlık ve muhabbetten iyi niyetten kimse vazgeçmesin. Maalesef vazgeçiyorlar. Para yaptıkça para insanımızı değiştiriyor.”