Test Drive | Page 307

Labirent: Alev Deneyleri da Teresa olmak üzere ilerlediler. Rüzgâr her yönden eserken kar bulutlar da üzerlerinde toplanıyordu. Tıpkı Aris’in söylediği gibi Tho mas, aşağıdaki çölde birbirinden ayn iki grubu gördü: Kayranlılar dağm eteklerinden henüz fazla uzaklaşmamalardı, B Grubu’ysa on­ ların birkaç kilometre önündeydi. Thomas bir kez daha rahatladı ve adım lan hafifledi. Üçüncü dönemeçten sonra Teresa arkasından konuştu. “Kaldı­ ğımız yerden anlatmaya başlayayım.” Thomas yalnızca başım salladı. Fiziksel olarak kendini bu ka­ dar iyi hissettiğine inanamıyordu; kam ı mucizevi bir şekilde toktu, aldığı darbelerin acısı geçmişti, temiz hava ve sert rüzgâr kendini canlı hissettiriyordu. Soluduğu gazm ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu ama görünüşe bakılırsa zehirli değildi. Yine de Teresa'ya duy­ duğu güvensizlik onu rahatsız ediyordu; ona karşı çok da iyi olmak istemiyordu. “Her şey Labirentten kaçtığımız ilk gece seninle konuşurken baş­ ladı. Odamda yan uyur bir haldeydim ve bir anda içeri tuhaf giyimli insanlar geldi. Bol tulumlar giymişler ve kar gözlükleri takmışlardı.” “Ciddi misin?” diye sordu Thomas om zunun üzerinden. Tıpkı kendisi vurulduktan sonra gördüğü insanlar gibiydi. “Çok korktum; sana seslenmeye çalıştım ama bir anda o telepati olayı kesüdi. Bunu nasıl bildiğimi bilmiyorum ama kayboldu işte. 0 andan sonrasını da parça parça hatırlıyorum.” Ardından zihninde konuştu. Beni duyabiliyorsun, değil mi? Evet. Labirentteyken Aris’le de bu şekilde konuşuyor muydunuz? Şey... Devam etmedi ve Thomas ona bakınca kızın yüzünde endişeli bir ifade olduğunu gördü. 336