Telmih Dergisi 1. Sayı Şiir, Hikaye, Makale, Fotoğraf | Page 61

MAHMUT BOLKAR ÖZTEKİN ||BİZİM HİKÂYEMİZ || Klasik Türk Musikisi’ nin en önemli sazlarından biri olan Ney sadece sesinin güzelliği ve etkileyiciliği ile değil çağrıştırdığı kavram ve hissiyat ile hepimizin hayatında çok önemli bir yere sahiptir. Ney sazı denilince ilk akla gelen kişi hiç şüphesiz büyük gönül insanı Hz. Mevlana Celâleddin-i Rumi’dir. (KSA) Büyük ve mükemmel eseri olan Mesnevi’ye Ney’i anlatarak başlar . Hz.Mevlana: Dinle neyden duy neler söyler sana Sızlanır hep ayrılılardan yana Kestiler sazlık içinden der beni Dinler ağlar hem kadın hem er beni Bazı kaynaklarda Hz. Mevlana’nın ney üflediği yazılsa da kendisinin daha ağırlıklı rebabzen olduğunu biliyoruz. Mesnevi-i Şerif’te Ney sözü ile asıl anlatılmak istenen insandır. İnsandan kasıt ise İnsan-ı Kamil’dir. İnsan-ı Kamil yani tam olgunluğa erişerek dünyevi küçük hislerden kurtulmuş ve adeta Hakkın sesi olmuş, evliya mertebesine erişmiş özel insandır.Ney sazının içi nasıl boşalmış ve sade ise, kâmil olan insandan da işte böyle güzel sesler ve güzel nasihatler, uyarılar çıkmakta demektedir. Hz. Mevlana (KSA) İnsan ile Ney’in hammaddesi olan kamış arasındaki benzerlikleri anlatan Hz. Mevlana; kamış nasıl kamışlıktan, Neyistan’dan kesilmiş, koparılmış ise şekilde insan da öz yurdundan, beka âleminden ayrılmış ve ruhu itibarı ile bu toprak bedenin içerisine ALLAH tarafından konulmuş ve uzaklaştırılmış demektir. Ney sazından daha güzel ses elde etmek için imal edilen kamışın başına takılan başpare, insandaki baş bölgesini temsil etmektedir. Kamışın üzerine açılan 7 delikte baş bölgemizdeki 7 deliği temsil etmektedir, Hz. Mevlana (KSA) öğretisiyle. Ney sazındaki bu mükemmel ses ve ulvi duyguları tıpkı İnsan-ı Kamil’den çıkan güzel seslere ve sohbetlere benzetmiştir Hz. Mevlana (KSA). TELMİH | 59 | SAYI:1 YIL:1