TED Meşale Dergisi Haziran 2013 16. Sayı | Page 43
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
1977 yılında Ankara’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi TED Ankara Koleji’nde tamamladım. Kolej’95
mezunuyum. Ardından Bilkent Üniversitesi Müzik
ve Sahne Sanatları Fakültesi’nde lisans eğitimimi
tamamladım. Hemen sonra Ankara Devlet Opera
ve Balesi’ne solist olarak girdim ve aynı sene 2003
yılında Bilkent’te mastıra başladım. 2006 yılında da
doktoramı tamamladım. O zamandan beri yurt içinde ve dışında sanatımı icra ediyorum.
Operaya olan ilgi nasıl başladı? Ailede sesi güzel
olan var mı?
Annem, babam ve ablamın sesi muhteşemdir. Büyürken evde hiç detone ses duymadım ben. Ancak
ailede profesyonel olarak ilgilenen yok. Kolej’deyken
de sesim güzeldi ve müzik bilgim vardı, hatta 6 yaşında piyano almışlardı, derslerden sıkıldığım anda
piyanomun başına geçer, kendi kendime çalardım.
Ancak profesyonel olarak yapmayı düşünmüyordum. Siyasetçi olmak istiyordum, siyaset bilimi
okuyacaktım. Dayımdan etkilenmiştim. Ben müziğe
biraz annemin zoruyla başladım. Şanslıydım, annem bende olağanın dışında bir yetenek gördü ve
bunu yönlendirdi. İyi ki yapmış, çok dua ediyorum
anneme. O olmasaydı belki ben masa başı bir işte
çalışıp şarkı söyleyenleri gördükçe içim acıyacaktı.
Ama şimdi ben sahnedeyim. Şarkı söyleyen benim.
Bunun hazzı anlatılamaz.
duğu zaman, onu geçtiğinizde hedefsiz kalırsınız.
Başarı hırsınız biter. Ben kendime bir kariyer planı
yaptım, basamak basamak bir sonraki hedefe yürüyorum. Örneğin kadrolu solist olduktan sonra hayatıma devam edebilirdim, bu bana yetmedi. İtalya’ya
gittim. Accademia di Santa Cecilia’da dünyanın
gelmiş geçmiş en büyük sopranolarından, en büyük
divalarından birisi olan Renata Scotto ve Akademi
başkanı Profesör Bruno Cagli ile çalıştım. Kendimi
daha üniversal bir seviyeye taşıdım.
Yine başarının temelinde olan şeylerin başında insanın mesleğini sevmesi geliyor. Sonrası çalışmayla
geliyor. Tabii, yetenek de önemli. Benden bir futbolcu olmaz. Bir de hiçbir zaman “oldum” demeyeceksin. Avrupa’da kariyer yapıyorum şu anda. Letonya
Operası’nın devamlı konuk sanatçısıyım. Bu sene
Şubat ayında Moskova’da dünyaca ünlü Bolşoy
tiyatrosunda sahne aldım. Gelecek sene Berlin’de
yine dünyanın en önemli opera sahnelerinden birisi Deutsche Oper Berlin’de sahne alacağım. Bunlar
hem benim kariyerim açısından güzel şeyler, hem de
ülkemizin tanıtımı açısından önemli. Avrupa’ya bir
kez adım attınız mı, bir de işinizi iyi yaptınız mı, gerisi
çorap söküğü gibi geliyor.
Popüler müziğe yakın şeyler yapmayı düşünüyor musunuz?
Başarı için takip ettiğiniz bir felsefeniz var mı?
Zaman zaman yapıyorum. Burak Kut ile güzel bir
çalışmamız olmuştu. Bana albüm yapmam için baskılar var. Ama bunun için vakit lazım... İleride gerekli
şartlar oluşursa, belki...
Ben her zaman kendimle yarışırım. Hedefim hiçbir
zaman başkası olmamıştır. Hedefiniz bir başkası ol-
En son TED 85. Yıl Resepsiyonu’nda “Nazende
Sevgilim” ve “Kalamış” gibi halkımızın aşina olduğu
41