TED Meşale Dergisi Haziran 2013 16. Sayı | Page 10
kariyer hedeflerim doktorluk eğitimimde çıkabileceğim en yüksek basamaklara çıkmak; yani akademisyenlik… Ayrıca uzmanlaşmak istediğim alanları
da göz ve kulak-burun-boğaz olarak söyleyebilirim.
Genel olarak üniversite sınav sistemi hakkındaki
görüşleriniz nelerdir?
Z. Karagöz: Sınav üç saatlik bir yarış olduğu için
sene başından itibaren üzerimde onun baskısı vardı.
Emeklerimin boşa çıkmasından korkuyordum. Geleceğimle ilgili planlarımın bir sınava bağlı olmasını pek
sağlıklı bulmuyorum.
D. Alan: Sınav sistemini çok iyi bulmuyorum. Çünkü tek bir sınavla belki geleceğimiz belirleniyor; bu
gerçekten çok acımasız bir durum. Ama şu anki
şartlarda da en mantıklı sistem bu gibi görünüyor…
Keşke üniversite sınavına giren öğrencimiz kadar
kontenjanlarımız olsa da, öğrencilerin belki 1-2 sene
hayatlarından çalan bu sistemi kaldırsak. Ülkemizde herkes belli bölümlere odaklandığı için de belki
bu yığılma yaşanıyor; oysa herkesin farklı alanlarda
yetenekleri vardır. Öncelikle kişi kendini tanımalı ve
yetenekleri doğrultusunda hayatına yön vermelidir.
Bence bu ileride mutlu olmanın birinci şartı.
Sınava hazırlık sürecinde okul ve dersler dışında
bir şey yapmaya fırsatınız oldu mu? Olduysa, neler yaptınız? Olmadıysa, bu konudaki duygu ve
düşünceleriniz nedir?
Z. Karagöz: Geçen senelerde olduğu kadar sosyal
bir dönem geçirmedim; ama yoğun ders çalışma
temposunda haftada bir günü kendime ayırmayı ihmal etmedim. Arkadaşlarımla vakit geçirdim; sinemaya, tiyatroya gittim. Sadece derse odaklanmamın
bir süre sonra verimimi düşüreceğinin farkındaydım;
08
bu yüzden bir günü kendime ayırmam haftanın geri
kalanında daha iyi ders çalışmamı sağladı.
D. Alan: Tabii ki bu süreçte ders çalıştık, ama farklı
aktivitelerde de bulunduk. Mesela ben günlük 2 saat
bilgisayar kullanırım, takip ettiğim 5-6 tane yabancı dizim vardır… Sıkı bir Galatasaray taraftarıyım ve
elimden geldiğince maçlarını kaçırmamaya çalışırım.
Ayrıca basketbol maçlarını da izlemeyi çok severim;
Euroleague olsun NBA olsun, severek izlerim. Ve
hafta sonları arkadaşlarımla 2-3 saat gezerdik.
Sizden sonra bu sınav sürecine girecek öğrencilere neler tavsiye edersiniz?
Z. Karagöz: Senenin başından beri bırakmadan çalışsınlar, bir iki kötü deneme sonucunun onları yıldırmasına izin vermesinler. Planlı ve disiplinli çalıştıktan
sonra başarı da beraberinde gelecektir zaten.
D. Alan: Ben bizden sonrakilere şunları diyebilirim:
Herkes başarılı olmak için ders çalışmak gerektiğini biliyordur. Ama “bu çalışmayı en verimli nasıl
yaparız”ı düşünmek gerekiyor. Kendimizi nerede
eksik hissediyorsak, öncelikli olarak o noktalara yoğunlaşmalıyız. Hiçbir konuyu ve dersi küçümsememeli, hepsine önem vererek çalışmalıyız. Psikolojik
olarak da kendimizi rahat tutmalı, üzerimizde bir
baskı hissetmemeliyiz. Stres konusundaysa, yerinde
stresin başarının anahtarı olduğunu düşünüyorum;
ama bu eşik değerin üstüne çıkarsa gerçekten çok
yıkıcı olabiliyor. Kendimize güvenmeli ve yapacağımıza inanmalıyız.
Arkadaşlarımıza teşekkür ediyor ve üniversite yı \