TED Meşale Dergisi Aralık 2012 15. Sayı | Page 51

sorunları için de bisikletler daha kullanışlı bir yaşam şekli sunuyor. Son yıllarda sıkça karşılaştığımız kavramlardan birisi de sürdürülebilirlik. Burada da karşımıza “sürdürülebilir çevre” fikri çıkıyor. Sürdürülebilir çevre, bizim bugün yaşamamıza olanak verirken, yaşantımızı ve sahip olduklarımızı hor kullanmadan, gelecek nesillerin de faydalanacağı şekilde bırakabilme; bunun için gerekli önlemleri alabilme ve olası tehditleri minimuma indirme gayretidir. Sürdürülebilir ulaşım planlama ise, mevcut kent yapıları ile mevcut nüfus, nüfusun artış hızı ve oranı, kentlerin göç alıp almadığıyla bağlantılı olarak, ulaşım ağlarının bugünün ve yarının ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde öngörüyle ve titizlikle hazırlanması demek. Yaşanabilir dünyaya giden yolda bisiklet kentleri Bu yönde yapılabilecek bazı çalışmalar için, aslında ülkemizde 1974 yılından itibaren yerel yönetimlerin kamu kuruluşlarının genel ulaşım düzeni planlarına kamusal bisiklet paylaşımı konusunu da eklediklerini görmek mümkün. Çevre dostu olması, enerji verimliliği, toplu taşımayla uyumlu olması gibi özellikleri nedeniyle bir ulaşım türü olarak da görülmeye başlanıyor bisikletler. Bizde henüz böyle bir yaygınlık görülmese de, örneğin Danimarka’da %18, Hollanda’da %27, Uzakdoğu ülkelerinin bazılarında ise %60’a varan oranda bisikletle ulaşıma rastlanıyor. Bu rakamların yüksek oluşunu, bisiklet şebekelerinin, tek yönlü kullanım yollarında bisiklet kullanımını a