TED Meşale Dergisi 35. Sayı | Page 30

durumun bir diğer göstergesi de Türkiye ’ de yükseköğretime katılan öğrencilerin büyük çoğunluğunun (% 80 ) teorik yaş grubunun dışındaki yetişkinlerden , daha az bir kısmının ise (% 39 ) teorik yaş grubunda olup yükseköğretime katılanlardan oluşuyor olmasıdır . 1 Türkiye ’ de 25-29 yaş aralığındaki gençlerin % 32 ’ sinin ; 30-39 yaş aralığındakilerin ise % 17 ’ sinin hâlâ eğitimine devam ediyor olması , bu yaş grubunda olup çalışmayan gençlerin iş piyasasına geçişinin OECD ülkelerindeki akranlarına göre daha ileri yaşlarda olabileceği anlamına gelmektedir . Dolayısıyla işgücü planlamalarında bu durumun göz önünde bulundurulması önemlidir . Toplumsal ve ekonomik etkileri bakımından teorik yaş grubu içinde ya da dışında olmasına bakılmaksızın yükseköğretime erişen ve mezun olan nüfus oranını artırmak kadar mezunların nitelikli , zamanında ve hızlı biçimde istihdam edilebilmesini sağlayan mekanizmaların da eş zamanlı olarak planlanması gerekli görülmektedir .
Türkiye , yükseköğretime kayıtlı öğrenciler arasında ön lisans programlarındaki öğrenci oranının en yüksek olduğu OECD ülkesidir . OECD ülkelerinin çoğunluğunda da yükseköğretime kayıtlı öğrencilerin yarısından fazlası lisans düzeyinde olmasına rağmen ikinci sırada yüksek lisans programları gelmektedir . Türkiye , diğer programlara kıyasla ön lisans programlarındaki öğrenci oranının en
yüksek olduğu ülke olmuştur . Öte yandan yükseköğretime kayıtlı öğrenciler arasında lisansüstü eğitim alan öğrenci oranları açısından Türkiye oldukça geridedir . Yüksek lisans eğitimine devam eden öğrenci oranının (% 4 ) en düşük olduğu ülke Türkiye olmuştur ( OECD ortalaması : % 14 ). Doktora düzeyinde eğitim alan öğrenci oranı da Türkiye ’ de (% 2 ), OECD ortalamasının (% 4 ) yarısı kadardır .
C . Eğitime Ayrılan Finansal Kaynak
Eğitime yapılan harcamalar , eğitimli insan kaynağı ve üretkenlik artışı yoluyla ekonomik büyümenin yanı sıra bireysel ve toplumsal gelişmeyi sağlayan temel unsurlardan biri olarak kabul edilmektedir . Bu nedenle ülkelerin eğitime yaptıkları harcamalara ilişkin göstergeler , eğitime ayrılan finansal kaynakların miktarı ve türü hakkında çeşitli bilgiler sunarken bu kaynakların etkin kullanımı konusunda ülkelerin karşılaştırılmasına izin vererek önemli ipuçları sağlamaktadır . OECD ’ nin Bir Bakışta Eğitim Raporlarında eğitime ayrılan finansal kaynak , eğitim kurumlarına ve eğitime yapılan harcamalar ; öğrenci başına yapılan eğitim kurumları harcaması , millî servetten eğitim kurumlarına ayrılan pay ve eğitim kurumlarına yapılan toplam harcamalarda kamu ve özel harcamaların paylarına ilişkin veriler aracılığıyla değerlendirilmektedir . OECD ’ nin sunduğu veriler ışığında Türkiye ’ de eğitime ayrılan finansal kaynağa ilişkin öne çıkan bulgular şu şekildedir :
28