TED Meşale Dergisi 35. Sayı | Page 45

Mağaracılık , mağaraların araştırılması ve incelenmesini temel alan , bilim ve sporun iç içe geçtiği tek doğa sporu olarak tanımlanıyor .
Mağaralar tarih öncesi devirlerden bu yana insan hayatının bir parçası . Barınma , iklim şartları ve vahşi hayvanlardan sakınma gibi nedenlerle mağaralarda yaşayan insan , ateşin korunması , besinin pişirilmesi ve bozulmadan saklanmasının yanı sıra güven içinde dinlenip uyuyabilmek için de mağaralardan yararlanmış . İnsanın simgelerle düşünme yeteneğinin izlerini yine mağaralarda görmek mümkün . Mağara incelemeleri sırasında bulunan duvar resimleri , süs eşyaları , heykel ve müzik aletleri bunun önemli göstergeleri arasında sayılıyor . Mağaraları binlerce yıl yaşam alanı olarak kullanan insan soyu yerleşik hayata geçtikten sonraki zamanlardan bu yana da ürün saklamak ve korumak için bu karanlık ortamdan yararlanmayı sürdürdü .
Dünya çapında bilinen en eski mağara resmi 45 bin yıl öncesine ait . Endonezya ' nın Sulawesi adasındaki Leang Tedongnge Mağarasında koyu kırmızı hardal pigmentiyle yapılan gerçek boyutlu yaban domuzu tasviri bölgedeki insan yerleşiminin en eski kanıtı olarak düşünülüyor .
Dünyanın bilinen en büyük mağarası Son Doong Orta Vietnam ’ da bulunuyor . Araştırmacılar 1991 yılında ormanlık alanda bir köylü tarafından tesadüfen bulunan mağaranın ana tünel geçit bölümünün 5 kilometreden uzun , yüksekliğinin 200 metre , genişliğinin ise 150 metre civarında olduğuna dikkat çekiyor . Mağaranın kendine özgü bir ekosistemi bulunduğu , orman , dağ ve büyük bir nehre sahip olduğu , ulaşım zorluğu nedeniyle mağaranın büyük bölümünün ise henüz keşfedilmediği belirtiliyor . Dünyanın bilinen en derin mağarası ise Gürcistan ' da yer alıyor . Veryovkina isimli mağaranın derinliği 2212 metre . Ülkemizde en uzun mağara yaklaşık 8 bin 950 metre ile Isparta ’ daki Pınargözü Mağarası , en derin mağara ise 1429 metre ile Mersin ’ deki Peynirlikönü Mağarası .
Yeraltında ve büyük oranda karanlık olmaları nedeniyle çoğumuzun korku ve tedirginlikle yaklaştığı mağaralar diğer yandan bu özelliklerinden dolayı gizemli yerler olarak görülüyor ve merak uyandırıyor . Dünyanın birçok yerinde insanlar hem keşfetmek için hem de sportif faaliyet kapsamında mağaralara giriyorlar . Bu gizemli yapılar aynı zamanda korunaklı fosil kalıntıları ve yazının icat edilmediği dönemlere ilişkin veriler barındırması dolayısıyla bilimsel çalışmalara da zemin oluşturuyor .
Mağaracılık , mağaraların araştırılması ve incelenmesini temel alan , bilim ve sporun iç içe geçtiği tek doğa sporu olarak tanımlanıyor . Mağara Bilimi ( Speleoloji ), ölçüm , haritalama , jeoloji , biyoloji gibi bilimsel faaliyetlerin yanı sıra yürüyüş , iniş , tırmanış , kampçılık gibi farklı spor dallarını içeriyor .
43