TED Meşale Dergisi 30.Sayı | Page 35

Yemek ve sağlık Fransız mutfağının 2010 yılında Unesco Somut Olmayan Kültürel Miraslar Listesinde yerini alması, Fransa’yı bu değerli mirası nasıl aktaracakları konusunda bir hazırlık içine itmiş. Sekiz yıllık ön çalışmadan sonra hayata geçen The Cite Internationale de la Gastronomie of Lyon’un yanı sıra önümüzdeki yıllarda Dijon, Tours ve Paris-Rungis’te açılacak müzeler de (2023’e kadar açılmaları planlanıyor) bu kapsamda tasarlanmış. Her biri özel bir tema çerçevesinde düzenlenen bu müzelerden ilki olan Cité Internationale de la Gastronomie’nin teması sağlık. Bunda Lyon’un doğal malzemelerle lezzetlenen sade yemeklerinin payı olduğu gibi müzenin, şehrin ikonik hastanesi Hotel Dieu içinde kurulmasının da etkisi var. 14. yüzyılda Rabelais’in doktorluk yaptığı hastane, 2007 yılında kapatılmış ancak bugün bile Lyon’da yaşayan her üç kişiden birinin doğum yeri olma özelliğini taşıyor. Lyon’un kalbindeki Rhone Nehri yanında yer alan surlar içindeki geniş hastanenin 230 milyon euro’luk yenilemesinin bir bölümü (20 milyon euro’su) müze için harcanmış. 17. ve 18. yüzyılların orijinal inşaat teknikleriyle yapılan tadilatın tamamlanması dört yıldan fazla sürmüş. (Hastane surları içinde Haziran 2019’da açılan beş yıldızlı Hotel InterContinental da yer alıyor.) Teması gereği müzenin bahçesine birçok iyileştirici ve lezzetli bitki ekilmiş. Zira hastanenin eski dönemlerinde rahibeler hastaları iyileştirecek bitkileri de burada yetiştirirlermiş. Kubbesinde 13 dev kaşıktan oluşan çemberiyle konuklarına girişte hoş bir dekor sunan müze, dört katta 4.000 metrekare alana sahip. “Bon Appetit” bölümü, Michelin Rehberinin önemi, Lyon’un anneleri ve tabii Paul Bocuse’a ayrılmış. Burada, Fransız mutfağının babası, 1965’ten beri üç Michelin yıldızını koruyan Paul Bocuse’un 25 yıl boyunca kullandığı kuzine (Fransızcada “piano de cuisine” diye harika bir isim verilmiş) yer alıyor. Dünyanın çeşitli yerlerinden orijinal tarifler, yemekle ilgili ritüeller ve gıda, sürdürülebilirlik, ekoloji konularının geleceğini değerlendiren çeşitli bölümlerin ardından konukları ikinci katta kanlı canlı şefler karşılıyor. Ziyaretçiler ek olarak 12 euro ödeyerek burada bir kadeh şarap eşliğinde tadım yapabiliyorlar. Miam Miam (Türkçe nam nam diyebiliriz) bölümü ise geleceğin şefleri için özenle tasarlanmış. 34