Tuk-tuk’ un sağ ve sol tarafı açık olduğundan egzoz dumanı rahatsız edici olabiliyor, ya da yolda dolaşan inekler içeri doğru başını uzatabiliyor. Kutsal sayıldıkları için başıboş geziyorlar ve kimse dokunmuyor. Yola yatmış ise kalkana kadar trafik duruyor.
Hatta çoğunlukla çorap bile yasak. Çıplak ayakla gezmeniz bekleniyor.
İnsanlar saray ve tapınakların içindeki kapalı havuzların içine girip dua öncesi abdest alıyor, sonrasında da aynı havuzun suyundan içiyor.
Tuk-tuk ya da riksha diye adlandırılan araçlar trafiğin yüzde seksenini oluşturuyor.
Arabalarda yan aynalar yok. Neden yok diye merak edince aldığımız cevap hayli ilginç:“ önemli olan kornadır”. Büyük arabaların arkasında İngilizce“ Lütfen geçerken korna çalınız” yazıyor.
Hint mutfağı oldukça baharatlı ve aslında Türk insanının damak tadıyla pek uyuşmuyor. Ama yine de sevmemek için bir neden yok. Hintlilerin çoğu vejetaryen olduğu için genellikle her yerde vejetaryen yemekler var. Hayvanlardan çoğunlukla tavuk etini tüketiyorlar. Uzun süre kalmayı düşünenlerin, kahvaltı ve ara öğünler için Türkiye’ den kuru gıda ve atıştırmalık götürmeleri tavsiye edilir.
Varanasi
Ganj( Ganga) Nehri kenarında bulunan ve Hindistan’ ın ruhunu en iyi yansıtan yer olan Varanasi mutlaka görülmeli. Hindu geleneklerine göre bu şehirde ölürseniz günahlardan arınmış oluyorsunuz. Bu yüzden yaşlı Hindular ölmek için Varanasi’ ye gidiyor. Ölü yakma törenleri burada gerçekleşiyor. Gençler de gidiyor, Ganj’ da yıkanarak hacı oluyor. Varanasi’ de 5 yaşından 105 yaşına kadar herkesin sabahın ilk ışıklarıyla birlikte suda yıkandığını görebilirsiniz.
28