Bİlİm - Teknolojİ
YAPAY ZEKA
MUCİZE Mİ, İNSANLIĞIN SONU MU?
Basit bir örnekle insan soyunun dünyadaki
durumu bir bebeğin yetişkinliğe geçişi sürecine
benzetilebilir. Duyuları gelişmemiş şekilde
dünyaya gelen insan yavrusu, hayatta kalabilir
özelliklere sahip olabilmek için belli bir süreye
ihtiyaç duyar. Bu zaman zarfında hem fizyolojik
olarak yaşamaya hazırlanır hem de bilişsel
yetenekleri olgunluğa ulaşır. Ateşin yaktığı,
sivri uçların batarak can acıttığı gibi basit ama
hayati bilgilerden evrenin oluşumu, yıldızların
hareketi gibi karmaşık düzlemlere geçebilmek
için gereken sürede en önemli kilometre taşı ise
dil edinimidir.
30
İnsanoğlunun hayatta kalmasını, türünü devam
ettirmesini sağlayan belki de en can alıcı
özelliği merakı. Anatomik donanımıyla doğayla
mücadele etmesi pek çok hayvan türüne göre
çok zor olan insan, fiziksel güçsüzlüğünü
merakı ve zekasıyla dengeleyerek yüz
binlerce yıllık bir mirası günümüze taşımayı
başarır. Günümüzde; sanat bilim, teknoloji,
felsefe, mimari, spor gibi temel alanların
atalarımızın barınma ve beslenme ihtiyaçlarını
karşılamalarıyla neredeyse eşzamanlı
doğduğunu biliyoruz.