1990’ ların ortalarından başlayarak yaygınlaşan bilgisayar oyunlarının klasik anlamda birer oyun olup olmadığı ise günümüz bilim dünyasında sıkça tartışılan bir konudur. Oyundan beklenen sosyalleştirme ve beceri geliştirme işlevlerinin bu oyunlarda söz konusu olmadığı birçok pedagog tarafından dile getirilmektedir. Gelişen teknolojiyle birlikte hızla yayılan bilgisayar oyunlarının ebeveyn kontrolünde, günün belli saatlerinde oynanması tavsiye edilmektedir. Erken yaşlarda bu oyunlara alışmak, çocuğun oyun alışkanlığının tek yönlü ilerlemesine neden olur. Özellikle tablet bilgisayarlarda sadece parmaklarını kullanarak oyun oynayan çocukların, temel motor becerilerini oldukça geç yaşta edinebildiği gözlemlenmiştir. Ekrandan yayılan görüntülerin erken yaşlardaki çocukların algı düzeyinin üstünde bir hızla mesaj ilettiği, çocukların bu mesajları takip etmeye adapte olabilmek için beyinlerinde zorlayıcı birtakım faaliyetler yürüttüğü ortaya konmuştur. Ayrıca bilgisayar oyunlarının sunduğu oyun ortamı çocuğu doğadan ve sosyal çevreden uzaklaştırmaktadır. Oyunların içeriğindeki şiddet başta olmak üzere bazı olumsuz ögeler ise kişilik oluşumuna zararlı etkilerde bulunmaktadır. Çocukların ve gençlerin günün önemli
bölümünü bilgisayar başında geçirmesi anne-babaların özverisiyle engellenebilir. Günümüzde yaygın eğilim, ebeveynlerin çocuklarıyla verimli vakit geçirmek yerine, onları bilgisayar oyunlarıyla baş başa bırakmasıdır. Bebeklik çağından itibaren, cazip görüntüler sunan tablet / bilgisayar ekranlarının çocuğu eğitmekte değil, onun sorun çıkarmasını ertelemede kullanıldığı görülmektedir. Örneğin, yemek yemeyen çocuğa tablette oyun oynatarak veya ekrandan film izleterek yemek yedirmeye çalışan, çocuğun kendisinden ilgi beklediği saatlerde onun eline cep telefonu veya tableti tutuşturarak başından savan ebeveyn modeli çağımızda oldukça yaygındır.
Teknolojinin gelişmesi, gündelik yaşamı kolaylaştıracak yeniliklerin hayatımıza girmesi, insanoğlunun bin yıllardır yanlış veya eksik bir hayat yaşadığı anlamına gelmez. İnsanlığın kolektif bilincinde yer alan oyunların yeni dönemin icatlarıyla yer değiştirmesi, gerekli altyapı sağlanmadığı takdirde olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Eğitim-öğretim yaşamında önemli yere sahip oyun kavramının aileler, uzmanlar ve öğretmenler kontrolünde, bilinçli şekilde çocuklara aktarılması sağlıklı nesiller yetiştirmek için bir zorunluluktur.
Saatlerce oturarak bilgisayar oyunu oynayan çocuklarda obezite, uyku bozuklukları, baş ağrısı gibi sorunlar başta olmak üzere pek çok fiziki rahatsızlık ve psikolojik olumsuzluk baş gösterebilir.
38