Her sabah kendinize özgü tarzınızla “İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat” programında FOX TV ekranındasınız. Çalışmalarınız nasıl gidiyor?
Her gün canlı yayında olmak yorucu olduğu kadar
yoğun dikkat gerektiren bir iş. Nedir sizin sırrınız?
Yeni projeleriniz var mı? TV dışında çalışmalarınız?
İsmail Bey öncelikle dergimize zaman ayırdığınız için
teşekkür ediyoruz.
Çok teşekkür ediyorum. Bir kere kendimi çok mutlu hissediyorum. Bu sezon ikinci sezonum. İkinci sezonda açık
ara ülkenin en çok izlenen sabah haber kuşağı programı
olduk. Her gün 3 saat 15 dakika canlı yayın kuşağında izleyenlerle buluşuyoruz. Haberler, şiirler, kitaplar ve interaktif bir şekilde insanlardan gelen yorumlar, görüşler ve
eleştirilerle dolu dolu bir program yapmaya çalışıyoruz.
Üst düzey bir odaklanmaya ihtiyaç var. Her gün 03:45’te
uyanıyorum, 04:00’te işyerine gidiyorum. İki buçuk saatlik hazırlıktan sonra 06:45’te programa başlayıp 10:15’e
kadar devam ediyorum. Programımı bir şekilde yazılı
basın mantığıyla yapmaya çalıştığım için bir gün öncesinden hazırlık yapmak gerekiyor. Dijital bir gazete yapıyorum, her gün yazı yazıyorum orada. Tüm bunlar üst
düzey konsantrasyon gerektiriyor. Böyle olunca yaşam
biçimi tersten işliyor. Saat 21:00’de yatmak durumundayım. Erken yatıp, erken kalkmak gerekiyor. Bu da duygusal, zihinsel ve ruhsal anlamda zinde olmayı gerektiriyor.
Bol bol okuma yapmak gerekiyor. Bir de ben her gün özel
haberlerle de seyircimin karşısına çıkmaya çalıştığım için
bunun verdiği bir sorumluluk var. Çok yorucu bir iş, ama
yine de şikayetim yok. Seyirciden yoğun ilgi gördüğü için
kendimi çok iyi hissediyorum.
Başka bir projem yok. Ben tüm dikkatimi programa verdim. Bu işe başlarken de ifade ettiğim gibi, haber, aktüalite, şiirlerden oluşan uzun yıllar devam edecek bir
RÖPORTAJ 31