TED Kayseri Koleji Bülten Dergisi 65. Sayı | Page 10
TED KAYSERİ KOLEJİ BÜLTEN
EDEBİYAT
ÖYKÜ BABA
(ÖMER SEYFETTİN 1884-1920)
Türk Edebiyatı’nın önemli hikâye yazarlarından Ömer
Seyfettin 1884 yılında Balıkesir’de doğmuştur. Milli
Edebiyat’ın kurucuları arasındadır. Balkan Savaşları’nda
Sırp ve Yunan cephelerinde düşmana karşı
savaşmıştır. Bir müddet sonra askerliği bırakmış ve
tamamen edebiyata yönelmiştir. Türk kısa hikâyeciliğinin
kurucusudur.
Ömer Seyfettin Türkçülük akımının en önemli savunucularından
biridir. Milli Edebiyat Dönemi’nin dil
anlayışı olan Yeni Lisan görüşünün sahibidir. Ayrıca bu adı taşıyan makaleyi yazmıştır.Yeni Lisan makalesinde dil ve
edebiyat ile ilgili görüşlerini açıklamıştır. Bu görüşleri Milli Edebiyat Dönemi’nin başlangıç bildirisidir. Hem sanatsal
hem de öğretici metinler yazmıştır. Sade bir dil kullanmayı tercih etmiştir. Hatta sade konuşma dilinin katı savunucularından
biridir.
Ömer Seyfettin Batı’nın edebiyat ve kültürüyle de ilgilenmiştir ancak Batı’ya tamamen yönelmemiştir. Onu önceki
sanatçılardan ayıran özelliklerden biri kendi öz benliğini bırakmamasıdır. Eserlerini çocukluk anılarından ve askerlik
hayatında yaşadıklarından yola çıkarak oluşturmuştur. Küçük hikâyeyi tamamen bağımsız hale getirmiştir. Ömer
Seyfettin Türk Edebiyatında hikâyeciliği meslek haline getirmiştir. Bu sayede edebiyatımızda hikâyeciliğin gelişmesinde
en büyük katkılardan birini sağlamıştır. Hikâyelerinin toplamı 140 adeti bulur. Hikâyelerinin en önemli özelliklerinden
biri de beklenmedik bir şekilde sonuçlanmasıdır.
Ömer Seyfettin’in hikâyeleri Genç Kalemler ve Türk Yurdu dergilerinde yayımlanmıştır. Sanatçı eserlerinde serim,
düğüm ve çözüm bölümlerine önem vermiştir. Bu nedenle Maupassant (olay) hikâyeciliğinin edebiyatımızdaki en
önemli temsilcisidir.Toplumun aksayan yönlerini, Batı hayranlığı duyan ve yozlaşmış züppe tipleri mizahi bir dille
eleştirmiştir.
Ömer Seyfettin’in eserleri halk geleneklerine ve tarihsel olaylara dayanır. Türk insanının duygu ve düşüncelerini
işler. Hikâye türü dışında roman da yazmıştır. En ünlü romanı Efruz Bey’de Batı kültürünü yanlış değerlendiren
insanların hikâyesi anlatılmıştır. Her döneme ayak uyduran ve aydın geçinen insanların durumlarını okuyucuya
yansıtmıştır.
Ömer Seyfettin ve Hayatı adlı kitabı en yakın arkadaşı Ali Canip Yöntem yazmıştır. Bu kitapta yazar Ömer Seyfettin’in
hayatını ve mizacını anlatmıştır. Ayrıca içinde en kuvvetli hikâyeleri de mevcuttur. Bu eser 1935 yılında yayımlanmıştır.
Bundan kısa bir süre sonra da bütün hikâyeleri kitap serisi halinde basılmıştır. Ömer Seyfettin realizm
akımından etkilenmiştir. Eserlerinde gözleme yer vermiştir.
Hepimizin çocukluğunda büyük bir yeri olan Ömer Seyfettin’le ilkokul sıralarında tanıştık. Kaşağı hikâyesindeki
küçük Hasan’ın ölümü belki de ilk defa bir kitap okurken bizi ağlatan bir olaydı. Pembe İncilli Kaftan adlı eserinde de
o çocuk ruhumuz Muhsin Çelebi adlı büyük kahraman sayesinde Türklüğün asaletini ve ülkesi için göze alamayacağı
hiçbir şey olmayacağını ilk defa bu kadar net şekilde anlamışızdır. Yazımın başlığını Öykü Baba olarak belirlememdeki
neden olay öyküsünün edebiyatımızdaki kurucusu olması dışında bize okul sıralarından başlayarak öyküyü sevdirmesi
ve sevdirirken de çocuk ruhlarımıza Türkçülük düşüncesini aşılamasıydı.
Ölümünün yüzüncü yıl dönümünde böyle büyük bir yazarı, hepimizin hayatında iz bırakan Ömer Seyfettin’i, bir kez
daha sizlerle anmak istedik. Bazı bedenler ölümsüzlüğü geride bıraktığı eserleriyle tatmış olur tıpkı Öykü Baba gibi.
10
HAZIRLAYAN: Selim BAHADIR - Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni