Mesih '( İsa) dır diyenler kesinlikle kafir olmuşlardır. Oysa Mesih demişti ki; « Ey israiloğulları! Benim ve sizin Rabbiniz olan Allah ' a kulluk ediniz. Kim Allah ' a( çocuk isnat ederek ve otoritesini sınırlayarak) ortak koşarsa Allah ona cenneti kesinlikle haram etmiştir; onun varacağı yer cehennemdir. Zalimlerin hiçbir yardım edeni olmayacaktır.» 33
Eğer kişi zihin ve gönül kararmasına tutulur, hak ve hakikati inkâr edecek olursa; zarurat-ı diniyyenin tamamını veya bir kısmını reddederse ebedi olarak cehennemde kalmayı hak etmiş olur. Yukarıdaki ayetlerde buna işaret etmektedir. Anlayış ve kavrayış kolaylığı olarak insanın tevhidini yok eden ve fıtratını bozan hususları şu ana başlıklar hâlinde verebiliriz:
1- Allah’ a ibadette başka varlıkları O’ na şirk koşmak.
2- Allah ile kendi arasına putları aracı koymak ve onlardan yardım talebinde bulunmak. Putların şefaatini ummak.
3- Müşriklerin kafir olmadıklarına inanmak veya onların küfürlerinden şüphe etmek; gidişatlarını doğru ve hak kabul etmek.
4- Peygamber’ in getirdiği hayat tarzından başka bir hayat tarzını daha sahih kabul edip başkalarının verdiği hükümleri Resulullah’ ın hükümlerinden bile güzel görmek. Tağutların hükmünü Allah’ ın hükmüne tercih etmek.
5- Peygamberin getirmiş olduğu dini emirleri yaşasa bile onun getirmiş olduğu dini hükümlerden her hangi birine kin duymak.
6- Hz. Peygamber’ in insanlığa tebliğ ettiği din ile veya bu dinin belirlediği sevap ve ikab ile alay etmek.
7- Müslümanların aleyhine olarak kâfirlere yardım etmek.
8- Bazı insanların, Hz. Peygamberin getirmiş olduğu dinden çıkmalarında veya bu dine tabi olmamalarında bir sakınca olmadığına inanmak.
9- Sihir yamanın veya yaptırmanın meşru olduğunu kabul etmek.
10- Bile bile Allah’ ın dininden yüz çevirmek, öğrenmemek ve amel etmemek. 34 Sayılan bu konular insanın imanını yok edip kelime-i tevhidini bozdukları için acilen tashih edilmelidir. Tezkiyenin başlangıç yeri önce iman sonra da ahlak ve amel alanlarıdır. Amelde tashih sağlanır, itikattaki bozulma devam ederse hiçbir tezkiyenin faydası olmaz. Bu sebepten dolayı bütün peygamberler itikatta tezkiye ile görevlerine başlamışlardır.
Yüce Allah, insanları tezkiye etmek için peygamberler gönderdiği gibi tezkiye yollarını da bizlere onlar vasıtasıyla öğretmiştir. Buna göre insanlar; imanı kâmil anlamda tercihle, vahiy aracılığı ile Allah Teâlâ ile iletişim kurmakla, Kur’ an’ a mutlak ittiba ile sürekli Kur’ an tilavetiyle, Hz. Peygamberin sünnetini yaşamakla, dua yapmakla, yaptığı günahlardan dolayı anında istiğfar etmekle, namazı ihsan hâlinde kılmakla, 35 zekat, oruç ve hacla, cihad etmekle, zikirle, salihler meclisinde bulunmakla, hicretle, Müslümanların velayetini tercihle, infakla, sıddıkıyetle, nesihat ve öğütle, istişare ve istihareyle, sahih evlilikle, zulme kıyamla ve ahlakı hamideyle tezkiye olabilirler. Bir velinin ifadesine göre;“ sözde letaifin çalışması kişileri aldatmamalıdır. Kendilerini öyle görmelerine rağmen şirk içerisindedirler.” Bu ikrar, tasavvufta zihin ve gönül tezkiyesinin önceliğine işaret etmektedir. Bu tezkiye sağlanıp hayatın her anında Allah’ ı görüyormuşçasına bir bilinç kazanılmadan terakkiden bahsedilemez. Terakkinin ölçüsü; marifette zirve, şirkin hiçbir türüne hayatta yer vermeme, ibadetlere sünnet üzerine devam ve marifetin zorunlu sonucu; küfür sistemleri ve ideolojilerle hesaplaşmadır. Hayatın her anında küfür ve günahlarla; Allah’ ın yoluna tuzaklar kurup Müslümanları ayartmaya çalışan şeytanlarla / küfür önderleriyle hesaplaşmayanın terakkisi bir aldatmacadır.
1. Nisa 4 / 49 2. Âl-i İmran 3 / 164 3. Maide 5 / 63 4. Zemahşeri, Keşşaf, c. I, s. 640. 5. Âlâ 87 / 14 6. Bak: A’ raf 7 / 172 7. İsra 17 / 15 8. İbni Abdulmuhsin, Fıkhu’ l-Ed’ iyye, s. 180. 9. Bak: Yasin 36 / 60 10. Bak: Furkan 25 / 43 11. Bak: Şuara 26 / 29 12. Bak: Mü’ minun 23 / 47 13. Bak: Nisa 4 / 48; Maide5 / 72 14. Bak: Bakara2 / 8-16 15. Bak. Maide 5 / 54 16. Bak: Â’ raf7 / 175-6 17. Bak: Maide 5 / 90 18. Bak: Nisa 4 / 60 19. Bak: Maide 5 / 44-47 20. Bak: Hac 22 / 41 21. Bak: Bakara 2 / 102 22. Bak: Zümer39 / 29 23. Bak. Mü’ minun23 / 57 24. Bak: Bakara2 / 208 25. Bak: Bakara 2 / 257 26. Bak: Maide 5 / 51 27. Bak: Nisa 28. Heysemi, zevaid, c. II, s. 289 29. Heysemi, zevaid, c. I, s. 52 30. Mü’ minun 23 / 1 31. Ahmed, Müsned, c. III, s. 349. 32. A’ raf 7 / 40 33. Maide 5 / 72 34. İbn-i Abd’ u-l Muhsin, Abdurrezzak,
Fıkh’ u-l Ed’ ıye, Riyad, 1999, s. 194-5 35. Bak: Ankebut 29 / 45
13