Shafran i-magazine Shafran_city_Turkish_2019 | Page 9

NE GÖREBİLİRSİNİZ? inşaa edilen Bizanlardan kalan bina duvarların dış halkası oluşturmakta ve “Ehmedek” (Orta Kale) kalesi bulunur. Ehmedek'in stratejik amacı, karadan gelen tehlikelerden şehri korumaktır: Sultan'ın sarayı da dahil olmak üzere iç duvarları ve binaları. Siperlikler yavaş yavaş denize iner ve Alanya — “Kızıl Kule” sembolü ile son bulur. ALANYA KALESİ Kentin ana cazibe merkezi, yamaçları kale duvarlarının üçlü bir halkasıyla çevrili denize giden yarımadadır. XIII. Yüzyılda Selçuklu Türkleri, Sultan I Alaaddin Keykubat Alanya bölgesini ele geçirdiler. Selçuklu sultanı, şehrin Korakesion adını Alaye adıyla değiştirdi, ticaret ve deniz ulaşımını geliştirdi. Limanı ve şehri korumak için surlar büyütüldü. Bunların ana kısmı “İçkale” idi. Orada yarımadanın en yüksek noktasında, Selçukluların lideri bir Sultan sarayı inşaa etti. Kırmızı tuğladan yapılmış sekizgen “Kızıl Kule” binası 1226 yılında inşa edilmiştir. Barış zamanında, liman 30 metrelik kulenin üst platformundan izlenebilmiş ve denizden gelen saldırılar sırasında tersane ve mühimmat depoları savunulmuştu. Kulede tek bir pencere bulunmamakta, iç mekana yukarıdan, gözetleme güvertesinde bulunan zemindeki açıklıklardan girilmektedir. 85 basamaklı dik bir merdiven, kulenin beşinci katına çıkar. Bugün burada Müzik Akşamları partisi düzenleniyor ve alt katlarda Alanya Etnografya Müzesi sergileniyor. Günümüzde 140 kule, 400 kuyu ve kentin en eski camisi olan Süleymaniye, saray kalıntılarının etrafındaki surların arkasında kalır. Bizans kilisesi de ayakta kalan yapılardan biridir — VI. Yüzyıldan kalma üç nefli bazilika sahasında durmaktadır. Batı Toros'un şehir, sahil ve dağlarının panoramik manzarasını sunan, 250 metre yüksekliğe kadar açık bir müze olan İç Kale'de bulunmaktadır. İç Kalenin eğiminin hemen altında, Selçuklular tarafından 9 KIZIL KULE