TRAVEL
boğazı geçerek Leukophrys (Antik Çağda
adanın ismi) kıyılarına gelmiş. Ada halkı
Tenes’i kral ilan etmiş ve adanın ismi
“Tenes’in adası” anlamına gelen Tenedos
olarak değişmiş. Kyknos bir süre sonra
oğluna atılan iftirayı farkına varır ve
Leukophrys’e doğru harekete geçer. Tenes
babasının gemilerinin limana yanaştığını
görünce, elindeki balta ile gemilerin
halatlarını kesmiş. Bir deyim olarak bir çok
dilde yer eden ve bir kimse ile görüşmek
istemediği “Tenes’in baltası ile kesmek” bu
mitolojik hikayeden gelmektedir.
Bozcaada, Çanakkale boğazının çıkışında
karaya 10 km uzaklıkta kuvvetli akıntı ve
sert rüzgara açık bir konumda yer alıyor.
Dışarıdan ayrılmışlığı, zor ulaşılır olması ve
stratejik konumu sayesinde tarihte uzun
süre kendini sosyal yabancılaşmaya karşı
korumuştur.
Adaya seyahat etmek kara yollarını
tercih ediyorsanız biraz emek istiyor.
Bir yerlere araba ile yolculuğa çıkmak,
gittiğiniz yerin yakın çevresini tanımanıza
ve elbette ki güzergahınızın üzerinde mola
vereceğiniz doğru noktalar ile daha da
keyif alabileceğiniz bir hale dönüşüyor.
Küçüklüğümde ailem ile Ege kıyılarında
yapmış olduğum çoğu seyahati, çok
sevdiğim domates çorbasını Varan
tesislerinde bayıla bayıla içtiğimiz, araba
tuttuğu için bir türlü uyuyamayan kız
kardeşim Burcu’nun arka koltukta saçımı
başımı çekiştirmesi, babam ile annemin
yoldan aldıkları Anamur muzlarını bütün yol
nasıl yediğimiz gibi detaylar ile anımsarım.
Bozcaada’ya İstanbul’dan ortalama 6 saatte
kara yolları ile ya da Haliç’ten kalkan deniz
uçakları ile ulaşımınızı sağlayabilirsiniz.
Kısaca bir yakın tarihine değinecek olursak;
iki toplumun huzur içinde yaşadığı yılların
ardından, 50’lerde Kıbrıs olaylarının
başlaması ile bu düzen bozuluyor. 74
yılındaki Kıbrıs Barış Harekatı adadaki
güven ortamını yaralanırken, anılarını
boşalan mahalle sokaklarında bırakmak
zorunda kalanların yerini, karşı kıyıdan
gelenler alır. 80’li yıllarda Kenan Evren’in
iki çıkarma gemisi ile kolaylaştırdığı ulaşım,
95’ li yıllarda gemilerin yerini arabalı
vapurların alması ile sıklaşır. 99’da anakara
dan içme suyu getiren şebeke ile adadaki
en büyük yatırım olan rüzgar santrali
kurulur. Bu gelişmelerin ardından turist ile
tanışan ada halkı, turizmi öğrenir. Yükselen
duvarlar, beton direkler ve dikenli teller ile
tanışılır.
Adadaki farklı kültürlerin geleneğini
yansıtan yapılaşma, merkezdeki birbirine
bitişik ancak dokusuyla daha ilk bakışta
birbirinden ayırabileceğiniz iki mahalle
ile gözlemleyebilirsiniz. Tarihi sürekliliğini
koruyan Türk ve Rum mahalleleri.
Bozcaada Kalesine komşu Rum mahallesi
dik açılı sokaklarıyla, denize açılan
mekânsal bir örgü sergilerken, Türk
mahallesi tabiatta dahil tüm etkilere kapalı,
korunaklı, yer yer küçük meydanlar ve
çıkmaz sokaklarda sonuçlanan irrasyonel
bir sokak sistemi ile çözümleniyor.
Türk mimarlığına özgü, ait oldukları
kişinin ekonomik ve siyasi durumunu
yansıtan herhangi bir kimlik taşımayan
konutların oluşturdukları kollektif dizi , Rum
mahallesinde biraz daha farklı gözlemlenir.
Rum Mahallesİ’nde (Cumhuriyet mah.)
taş ve kagir binalar, geniş ve gösterişli
merdivenler ile sokağa açılır. Türk
Mahallesi’nde (Alabey mah.) ise alt katları
taş, kerpiç ya da tuğla, üst katları ahşap
cumbalı olarak biçimlenen evler, avlular
ile sokağa bağlanan içine kapalı bir mimari
sergiler. Kültürler arası farklılıkları; Rum
Mahallesi’nin dışa açık bir hayatın izlerini
taşıyan sade iç mekanlarI, cephe sistemleri,
geniş pencere açıklıkları, çift kanatlı kapıları
ve üst balkonları ile kendini gösterir.
Günümüze geldiğimizde ada merkezi
işlevini çoktan kaybetmiş, yok olmaya
yüz tutmuş değirmenleri, bakımsızlıktan
???
???
???
???
138
POWERBOATS&YACHTS
DERGİ NISAN MAYIS .indd 138
???
NİSAN - MAYIS 2014
2.04.2014 08:37