Perspective Perspective32 | Page 23

bir araya getiriyoruz. Onun dışında ta- mamen kendi kürasyonu olan fotoğraf bölümümüz var. Kendi küratör ekibi ve koleksiyonu var. Burada da dört ayda bir sergi yenileniyor. Aynı zamanda sinema bölümümüz var, burada da aynı şekilde kendi küratörü direktörlüğünde sine- ma günleri düzenleniyor. Açıldığımız- dan bu yana 6 milyon ziyaretçi İstanbul Modern’i ziyaret etti. Günde ortalama 1.500 kişi ziyaret ediyor. Ücretsiz günü- müz olan perşembeleri ise ziyaretçi sayı- mız ortalama 4.000 kişiye kadar çıkıyor. P: Uluslararası boyuttaki projelerinizden bahsedebilir misiniz? O.E: İstanbul Modern’in Centre Georges Pompidou, Paris’teki en önemli modern sanat müzesi, işbirliğiyle senede iki kere yaptığı bir projesi var. Bu proje kapsa- mında yılda iki kere 8-12 yaş arasındaki gençlere hitap eden eğitim programları ve atölyeler getiriyoruz. Onları hem eğ- lendiriyoruz hem de sanat üzerine dü- şünmelerini, yaratıcı çalışmalara katıl- malarını sağlıyoruz. P: Bir sanat müzesi olarak sanatsever kitlelere hitap ederken onlara sanat eği- timi de verebilmek istediğinizi söyle- diniz. Buna yönelik eğitim çalışmaları nelerdir? O.E: Üst katta bulunan eğitim bölümü- müzde etkinlikler gerçekleştiriyoruz. Bunları sponsorlarımızın desteğiyle ve- riyoruz. Bugüne kadar 650 bini aşkın çocuk ve gencimize ulaştık. Farklı eği- tim başlıkları altında buluştuğumuz öğ- rencilerimize yarıyıl ve yaz tatiline denk gelen kamplar da düzenliyoruz. Yetiş- kinlere yönelik olarak da Atölye Modern bölümümüz var. Sosyal sorumluluk başlığı altında projelerimiz de oluyor. Bunlardan biri Şekerbank ile yaptığımız görme engellilere yönelik projemiz. Aynı zamanda anne-çocuklara yönelik prog- ramlarımız da mevcut. P: İstanbul Modern ayaklarının üzerinde nasıl duruyor? O.E: Biz sonuçta mekânı devletten aldık, burada 8.000 metrekarelik bir mekânda yaşıyoruz. Haliyle giderleri çok fazla oluyor. Net gelirimiz ihtiyaçlarımızın sadece %15’ini karşılıyor. Geri kalanı- nı sponsorlardan bulmamız veya ken- di kendimize kazanmamız gerekiyor. Bunun için bir mağazamız var, küçük de olsa bir geliri oluyor. Onun dışında çeşitli etkinlikler yapıyoruz. Festivaller süresince müzemiz kiralanabiliyor. Üst katta tarihi yarımada manzaralı bir res- toranımız var, girişte ise bahçede açtığı- mız bir kafemiz var. Aynı zamanda alış- veriş merkezlerinde eğitimler veriyoruz. Böyle küçük gelirlerle müzeyi ayakta tutmaya çalışıyoruz. İstanbul Modern’in çok büyük bir artısı da geniş bir spon- sor havuzundan destek alması. Örneğin bizim eğitim, sinema, fotoğraf bölümle- rimizin, geçici sergilerimizin, Pompidou ile olan bölümümüzün kendi sponsor- ları var. Aynı şekilde sosyal sorumluluk projelerinin de kendi sponsorları oluyor. Yılda bir kere Gala Modern’i düzenliyo- ruz. Yaklaşık 600 kişilik bir davet ya- pılıyor müzemizde. Bu şekilde müzeyi ayakta tutuyoruz. P: İstanbul Modern’in tarihçesini din- ledik. Peki geleceğe yönelik planlarınız neler? O.E: Şu anda bu yerleşkede 12. yılımıza girmek üzereyiz. Konumumuz gereğin- ce Galataport Projesi’nin bir parçası- yız. Bir süreliğine buradan çıkıp Paket Postanesi’ne taşınacağız. İki yıl veya otuz aylık bir süreç olacak bu. Bunun ardından uluslararası bir müze mimarı tarafından yapılmış yepyeni bir müzeye geçmeyi planlıyoruz. P 21