64 |
“” kelimesi ilk kez
30’ lu yılların başında J. B Rhine ve eşi L. Rhine tarafından yürütülen psişik çalışmalarda kullanılmıştır. Kelime anlamı olarak“ farklı psikoloji” anlamına gelmektedir. Bu araştırmada telepati, telekinezi ve duru görü gibi“ duyu dışı” algılamalar incelenmiştir. Bu alanda yapılan çalışmalar hemen herkeste 6-7 duyu organının varlığını ortaya koymuştur. Temelini bu araştırmadan alan parapsikoloji, bugün modern psikoloji ve modern tıbbın verileriyle doğu tarihinin verileri arasında köprü oluşturan bağımsız bir bilim dalı haline gelmiştir.
|
Aslında parapsikoloji çok eski zamanlardan beri hayatımızda. En belirgini Çin olmak üzere eski medeniyetlerde yoga, telepati ve telekinezi gibi olaylara bolca rastlıyoruz. Bugün paranormal olarak adlandırdığımız olayların o dönemlerde insan zihninden kaynaklandığı düşünülmüyordu çünkü bu aktivitelerin şeytanla ilişki kurmanın sonucu olduğuna inanılıyordu. Geleceği bilmek, zihinleri okumak gibi bu tip olaylar büyücülere özgü yetenekler sayılıyor ve ölümle cezalandırılıyordu. Günümüzde de böyle paranormal özellikleri olan insanlar var ve onlara genellikle saygıyla karışık bir korkuyla yaklaşıyor. Bu tedirginlik geçmişteki tutumdan tam anlamıyla kurtulamadığımızın göstergesi. |
Oysa ki parapsikolojinin uzun ve saygın bir geçmişi vardır. İnsanın ruh ve madde |
İnsanın ruh ve madde ikilisinden oluştuğunu söyleyen bu bilim ruhu da incelememiz gerektiğini söyler
ikilisinden oluştuğunu söyleyen bu bilim, ruhu da incelememiz gerektiğini söyler. Temeli insan ruhundaki manevi mekanizmaların kullanılmasına dayanmaktadır. Yogiler ve medyumlar bu parapsikolojik özelliklere sahip olabilmek
|
için uzun yıllar ciddi konsantrasyon gerektiren yöntemler üzerinde çalışırlar. Çalışmaları sonucunca insan ruhunun sahip olduğu manevi mekanizmayı keşfederek onu kullanmayı öğrenirler ve böylelikle düşünce okuma ya da telepati gibi yetenekler kazanırlar. Yani parapsikoloji beden dışı ve ruhsal bir güce dayanmaktadır. Bazı araştırmacılar bütün bunların bir yetenek olduğunu söylerken bazıları bu yeteneğin tüm insanlarda bulunduğunu ve geliştirmek isteyen herkesin geliştirebileceğini söyler. Bu araştırmacılar günlük hayatta 5 temel duyu organımızdan fazlasını aktif olarak kullandığımızı ancak bunun farkında olmadığımızı söylüyorlar. Yani 5 duyu organı her zaman yeterli olmuyor ve bazen 6. ya da 7. duyularımız sayesinde algılıyoruz.
Parapsikolojinin en yaygın üç yönteminden biri“ telepatidir”. Bu yöntemle insanlar başkalarının aklından geçenleri okuyabilmektedirler. Bu paranormal bir yetenek olmakla beraber duyular dışı algılanır. Beyin dalgalarını hissetme sonucunda ortaya çıktığı düşünülmektedir. Aslında bizler de günlük hayatımızda telepati yapmıyor değiliz; telefon çalınca görmeden kim olduğunu hissettiğiniz olmadı mı hiç? Ya da bir arkadaşınız söylemek istediği şeyi anladığınız, bakışarak anlaştığınız?
Bazen birinden bahsederiz ve o kişi çıkagelir, bazen de birinin dilimin ucunda diyerek hatırlayamadığı bir şeyi söyleriz. İşte bunlar farkında olmadan yaptığımız telepatilerdir.
|