24 |
En son ne zaman bir mağazaya girip bahar kataloğunu istediniz? O kataloglar her zaman kasanın önünde duruyor. Ancak onları alanlar genelde annelerimiz, yani bizden önceki nesil. Türkiye’ de 15-25 yaş aralığında 16 milyon genç var. Gençlerin en sık kullandığı iletişim aracı ise internet. Artık alışverişe çıkmadan önce beğendiğimiz markaların sitelerini açıyoruz, ürünleri ayrıntılı bir şekilde inceliyoruz, fiyat karşılaştırmaları yapıyoruz. Mağazaya gidip dolaşana kadar gir siteye, at sepete! Birkaç güne kapında. O sitelerdeki sepete attığınız ürünleri düşünün mesela, mağazada o kadar kıyafeti kabine kim taşıyabilir? Belki duymuşsunuzdur,
araştırmacılar bize çoktan
bir isim bulmuş bile.
Y kuşağı: Trendlerin
dinamosu!
|
Belki duymuşsunuzdur, araştırmacılar bize çoktan bir isim bulmuş bile. Y kuşağı: Trendlerin dinamosu! Y kuşağı kısaca 1980-1999 arasında doğanları kapsıyor.-Bir Y kuşağı genci olarak bu yazıyı yazarken bile ilk yaptığım Google’ da konuyu arayıp hakkında çıkan yazıları okumak-. Bulduklarımdan biri bizi tek kelimeyle“ takipçi” nesil olarak nitelemiş. Çünkü artık idollerimizi sosyal ağlardan seçiyoruz, sonra da bu idolleri her yerden takip ediyoruz. Zevklerimiz onların paylaşımlarıyla yönleniyor.
Hepsinden önce sosyal kuşaklara genel olarak bakmamız lazım. Belirli zaman aralıklarında doğan bireyler, o dönemin değerlerine göre gruplandırılmışlar. Bu
|
gruplandırmaya göre şu an 4 kuşak bir arada yaşıyoruz. Baby Boomers, X, Y ve Z kuşakları. Baby Boomers;( 1927-1945) Sadakat duyguları yüksek, işkolikler ve takım çalışmasına önem veriyorlar. X kuşağı;( 1945-1980) kısaca annelerimiz, babalarımız; sadakat duyguları değişken, otoriteye saygılı, topluma duyarlı, iş motivasyonları yüksek. Y kuşağı( 1980-1999); sadakat duyguları az, otoriteyi zor kabullenen, bağımsızlığına düşkün, çok sık iş değiştiren ve bireyci. Son olarak Z kuşağı( 1999 ve sonrası) işbirlikçi, yaratıcı ve teknolojiyle doğan nesil olarak değerlendiriliyor.
Çeşitli adlarla ifade edilen Y kuşağına ait üyeler, teknolojide büyük gelişmelerin gerçekleştiği bir döneme denk gelmekte. Zaten bildiğimiz gibi bu kuşağın üyeleri kişisel bilgisayarlar, cep telefonları ve internet ile büyüdüler. Bu yüzden öncekilere göre daha güçlü ve etkin bir grubuz.
Bunların yanında bir de bizi hayatın her alanında hazıra konmuş, bireyci, yüzeysel, üretkenlikten yoksun olarak değerlendirenler ortaya çıkıyor. Körelen üretkenliğimizi ise takipçi yapımıza bağlıyorlar
|
. Her işten kolay sıkılıp bir yerde uzun süre kalamadığımızı söylüyorlar. Ancak farkındaysanız bu yapımız sayesinde yeniliklere açığız. Hayattaki yeniliklere de diğer kuşaklara kıyasla çok kolay alışıyoruz.
Büyük bir bilgi denizinde yüzerken bilgisizlikten boğulduğumuzu bile yazmışlar. İnsanın şu soruyu sorası geliyor: Acaba biz bu dünyaya başka bir gezegenden mi gönderildik? Dünyada bazı gelişmeler oldu, yeni bir çağa girildi. Teknoloji ilerledi ve bununla birlikte sosyal dinamikler değişti. Biz de bunların sonucuyuz, öncekilerin etkisinde kalmışız. Her jenerasyon için“ bir koyun sürüsü” benzetmesi yapılır. Belki de bu sefer çobanımız internet olmuştur. Bizden önceki kuşağın son derece rekabetçi yapısı, azalan sadakat duyguları ve mükemmeli-
Günümüzün en sinsi
pazarlama yöntemlerinden
biri olan gizli pazarlama
bizleri hedef alıyor.
|