Her şey yüzyıllar önce kale içinin kı-
sımlara ayrılmasıyla başlamış. Her
bölge bir hayvanın ismini almış ve böl-
gede yaşayanlar mahallelerini büyük
bir bağlılıkla benimsemişler. Böylelikle
contrada kültürü oluşmuş. Bazı kay-
naklarda ‘contrada’ semt olarak geç-
mesine rağmen çoğu yerde ‘mahalle’
olarak geçiyor ve genelde bu şekilde
kullanılıyor. Ancak burada ufak bir
açıklama yapma gereği duyuyorum.
Mahalle dediğimizde bizim aklımıza
gelen olguyla ‘contrada’ birebir aynı
şeyler değiller. Ne demek istediğimi
biraz daha açayım. Siena kültüründe
hangi mahallede doğmuşsanız o ma-
hallede ölürsünüz. Kan aidiyeti gibi.
Şehrin içinde her mahalle birbirinden
bağımsız büyük birer aile niteliğinde. Ço-
cuklar iki defa vaftiz olur; önce contrada
kilisesinde sonra Siena kilisesinde. Tah-
min edebileceğiniz gibi geleneklere bağ-
lılık konusunda da eşsiz birer örnektir
contradalar ve Siena.
İşte Palio yarışları da geleneklerinin
merkezinde yükselen bir olgudur onlar
için. Doğumundan ölümüne kadar her
mahalleli bu yarışların bir parçasıdır ve
hayatlarını yarışlara göre şekillendirirler.
Öyle ki, tüm varoluş amacı Palio Yarış-
Uzaklardan bir
yerlerden hep
bir müzik geliyor
kulağınıza. Sonra
müziğin yaklaştığını
fark ediyorsunuz;
saksafon mu o?
ları olanlar bile vardır aralarında. Bir
contradada söz konusu yarışlar olunca
her bireyin farklı görevleri vardır. Ma-
halleliler çocukluklarından beri bu ya-
rışlar için eğitilirler. Kimisi jokeydir, ki-
misi bayrak taşır, kimi trompet çalar ve
bu görevler babadan oğla geçer. Babası
bayrak taşıyıcıysa çocuğu da büyüyünce
bayrak taşıyıcısı olur. Bayraktan konu
açılmışken; her mahalle bir hayvanla
temsil edilir demiştik. Her mahallenin
hayvanını barındıran bir de bayrağı var-
dır. Bu bayraklara ‘palio’ denir ve yarış-
ların ismi de buradan gelir. Çünkü
ödül ipek bir ‘palio’.
Mahalle kültürünün ne kadar yoğun
olduğunu açıkladığıma göre, mahal-
leliler için Palio Yarışları’nın ne denli
önemli olduğunu az çok tahayyül et-
mişsinizdir. Yarışa yükledikleri anlam
çok farklı. Contradalar arasında ciddi
sınırlar olması yüzyıllardır süregelen
bir çekişmeye sebep olmuş. Aslında
bir nevi ego savaşı. Bu yüzden Il Palio
da sıradan bir at yarışı değil, bir gu-
rur mücadelesi. Tabii ki bu yarışlarda
başrol atların, sonuçta iş bitirici onlar.
Ama meselenin yalnızca atlardan iba-
ret olduğunu söylemek kocaman bir
saçmalık olur çünkü yarış dönemle-
rinde mahalleliler tüm benlikleriyle bu
yarışa adapte oluyorlar ve ortalık şenlik
havasına bürünüyor.
Öncelikle şölenin görsel kısmıyla başla-
yalım; her yer bayrak dolu. Her mahal-
lede kendi bayrakları asılı. Mahalleliler
kendi renklerinde giyiniyorlar, sokak-
larda upuzun sofralar kuruluyor. Ma-
hallelerin renkleri birbirlerinden farklı
olduğundan mütevellit, tahmin edebile-
ceğiniz üzere rengarenk bir tablo haline
geliyor şehir. Aynı zamanda ortaçağ kıya-
45