Perspective Perspective 37. Sayı | Page 49

yor ‘Niye benim fotoğrafımı çekmek istiyorsun?’ dedi. ‘Çok meşhursun da onun için.’ dedim. ‘Benim dakikam 25 bin dolardır.’ dedi. ‘Güzel ama ben bir dakikada fotoğraf çekemem ki!’ dedim. Beni tuttuğu gibi dışarı attı.” Daha sonra bir arkadaşı aracılığıyla yine Dali’yle görüşme fırsatı yakalayan Güler bu sefer onu ikna eder ancak tekrar gittiğinde yanında üç gazeteci daha vardır. Buradan sonrasını Güler şu şekilde anlatıyor: “‘Hani benden başka kimse olmayacaktı?’ dedim. ‘Dur ben onları hemen salarım.’ dedi. Elinde de gümüş saplı bir baston var. ‘Bilin bakalım, ziftin formülü nedir?’ dedi. Kimse bilemedi. Formülü kafa- dan attı. ‘Benim adım Salvador Dali, bu bastonu ziftin içine sokar çıkarırım. Beş kuruşluk baston olur 50 bin dolar. Sen bunu yaparsan deli derler. Şimdi dediğimden ne anladınsa git onu yaz.’ dedi. Üçünü birden toplayıp dışarı attı. O fotoğrafları o gün çektim.” 90 yıllık hayatına bu ve bunlar gibi daha birçok başarı sığdıran Ara Güler, yaptığı mesleğin en iyilerinden biri olarak kal- mayarak edebiyata, tarihe ve insanlığa da katkıda bulunmuş çok yönlü bir sanat- çıdır. Nasıl ki eski İstanbul onun fotoğ- raflarında sonsuza dek yaşayacak ise o da aynı şekilde İstanbul’un sokaklarında elinde kamerasıyla bir silüet olarak her zaman var olacaktır. Bu sokaklardan bir Ara Güler geçti ve geçerken oralardan ay- rılığı, sevinci, hüznü, fakirliği, zenginliği, tarihi topladı ve bize bıraktı. Usta sanat- çıyı saygı ve sevgiyle anıyoruz. P Bununla sınırlı kalmamış ve Magnum Ajansı ile çalışarak İsmet İnönü, W. Churchill, İndra Gandi, Alfred Hitchcock, Salvador Dali ve daha birçok isimle yaptığı foto-röportajları dünyaya duyurmuştur. Güler, hayranı olduğu Charlie Chaplin’i de fotoğraflama fırsatını ya- kalamış ancak onu yürüyen sandal- yede, felçli haliyle görünce akıllarda kalan son pozunun bu hali olmasını istememiş ve fotoğrafını çekmemiştir. Antik Kent Aprhodısıas’ın Keşfi Aydın’ın Geyre beldesinde bir baraj açılışı için bölgeye gazeteci olarak gi- den ve dönüşte yolunu kaybeden Ara Güler, bir köyden geçerken köylülerin tarihle iç içe yaşadığını görmüştür. Roma sütunları, mimari parçaları ve o dönemin eserleri köy halkı tarafından kullanılmaktadır ve köyün her yanı ta- rihi eserle doludur. Tüm bunlara hay- ran olan Güler, köyde onlarca fotoğ- raf çekmiş ve İstanbul’a döndüğünde bölgeyi araştırmaya başlamıştır ancak bir bilgi bulamamıştır. Yetkili yerlere bu durumdan bahseden ve çektiği fo- toğrafları gönderen Güler, ne yazık ki beklediği ilgiyi görmemiştir. Güler, en sonunda fotoğraflarını Times’a yolla- mış ve Times bu bölgeye gereken ilgiyi göstermiştir. Güler’in çektiği fotoğraf- lar yayımlanarak dünya basınında bü- yük yankı uyandırmıştır. Amerika’dan gelen arkeologlar Geyre’de araştırma yapmaya başladıklarında burasının Roma İmparatorluğu’na ait, MÖ. 500’lü yıllara dayanan ve ismini tan- rıça Afrodit’ten alan Aphrodisias Antik Kenti olduğu anlamış ve daha son- rasında kazı çalışmaları başlatmıştır. Aphrodisas şu anda “UNESCO Dünya Mirası Listesi”nde yer alıyor. KAYNAK https://www.bbc.com/turkce/haberler/2012/12/121213_ara_guler_interview ■ https://www.haberturk.com/ara-guler-in-kesfettigi-kent-aphrodisias-2182669/7 ■ http://www.araguler.com. tr/tr/aboutaraguler.html ■ http://www.internethaber.com/ara-gulerin-kokeni-ne-gercek-adi-da-baska-salvador-daliyi-boyle-cekmis-foto-galerisi-1911820.htm?page=3 45