Perspective Perspective 35 | Page 71

67 beri en yakın arkadaşı , sevgilisini bir başka erkekle el ele gördüğünü söylediğinde acı bir gülümsemeyle “ bir sorun olduğunu tahmin etmiştim ” diyebilmişti .
Karşılaştığı tüm engeller , sorularını yavaş yavaş engellemişti , sağ elinin tersindeki baş parmağının ve işaret parmağının ortasının dudağının kenarına ulaşmaya çalışan ter damlasını engellediği gibi . Ama düşünmesini engelleyememişlerdi , sabah yataktan kalkarken ter damlasından başlayan macerası , insan ırkına sıçramayı bu sayede başarabiliyordu . Annesinin sesini duydu içeriden , adını söylüyordu bir de kahvaltının hazır olduğunu , masanın üstünden pijamasının üstünü aldı ve üzerine giydi . Camından kafasını dışarı çıkardı , gerçek olmadığının farkındaydı ama her sabah camının karşında uçsuz bucaksız bir orman olduğunu , içerisinde bir adamın yaşadığını hayal ederdi . Adam , her sabah erkenden uyanır kendi kahvesini kendi yapar ( annesi sabahları kahve içmesine izin vermezdi ), ormana çıkar , dilediği yere yürür baltasını eline alır ve yaşlı ağaçları yaşlı baltasıyla var gücüyle döver tek başına bir ağaç yere indirirdi . Güneşin batmasına yakın , eve döner ve ayda bir indiği şehirden depoladığı yemeklerden istediğini yine kendi başına yapar , istediği saatte kendi başına yerdi . Bir gün derdi , bir gün o ormana gidicem , o adamı görücem , hiç konuşmadan kullanmadığı baltasını alıcam ve yaşlı ağaçları deviricem . Kahvaltısını yaptıktan sonra içmeyi unuttuğu çayından bir
Karşılaştığı tüm engeller , sorularını yavaş yavaş engellemişti , sağ elinin tersindeki baş parmağının ve işaret parmağının ortasının dudağının kenarına ulaşmaya çalışan ter damlasını engellediği gibi
yudum , sol yanağına da annesinden bir öpücük aldı . Masasının üstünde duran gömleğini ve pantolonunu giydi kapıya yöneldi , bundan önce hepsi hüsranla sonuçlanan denemelerinden korkan annesi bastonunu almayı unutma diye seslendi . Dünyada bu sopadan daha çok nefret ettiğim ne var diye düşündü , insanın gücü yeteni ezme istediği geldi aklına , kafasını daha fazla kurcalamadan bastonunu alıp çıktı evden . Evin önündeki kaldırıma geldiğinde bir ses duydu , hızla bir araba yaklaşıyordu ama ilgisini çeken bu değildi , bir adam “ Evlat ” diye seslenmişti , güçlü bir ses yüksek tondan geliyordu , daha yüksek başlayıp gücünü e harfine ayırmış son dört harfte yavaş yavaş azalmıştı . “ Gel ” dedi , “ artık gücüm yetmiyor bu ağaçlara , kullanmadığım baltamı almana gerek yok , benim baltam da artık senindir , ben taşınıyorum .”
Ertesi günün gazete haberi : Doğuştan görme engelli 32 yaşındaki J . K ., evinin önündeki kaldırımdan karşıdan karşıya geçmeye çalışırken bir arabanın altında kalarak can verdi , 11 metre sürüklenen J . K ., araba yol kenarındaki levhaya çarptığı esnada başına aldığı darbenin etkisi ile yaşamını kaybetti . Görgü tanığı olan bir kadın , hayatını kaybeden adamın kaldırımdan ilk adımını atarken gülümsediğini söyledi . P