38 |
bulamıyor. Yine de bu kadar önemli bir sorunu gözler önüne seren öğretmenin deneyi birçok uyarlamaya konu oluyor ve“ Die Welle” isimli filmde de işleniyor. Milgram Deneyi ile beraber her yaş grubundan kişinin otoriteye boyun eğme yolundaki eğilimini gözler önüne seriyor.
Stanford Hapishane Deneyi( 1971)
Deney, Stanford Üniversitesi’ nden psikolog Philip Zimbardo tarafından, mahkum ve gardiyan rollerine bürünen 24 öğrenci ile Stanford psikoloji binasındaki sahte hapishanede gerçekleştiriliyor. İnsanların sosyal rollerine olan adaptasyonunu ölçmeyi amaçlayan deney, beklenenden daha korkutucu sonuçlar veriyor. Rollerine hemen giren gardiyanlar otoriter ve sadist tavırlarının yanında psikolojik işkenceye ve fiziksel cezalandırmaya giden uygulamalara başvuruyorlar. Mahkumlar ise pasif şekilde bu uygulamalara boyun eğiyor ve duygusal işkenceye maruz kalıyorlar. 2 hafta olarak planlanan deney, tehlikeli bir hal alması ve katılımcılara psikolojik açıdan zarar vermesi sebebiyle 6. günde sonlandırılıyor; hatta 2 denek, baştan ayrılmak zorunda kalıyorlar. Zimbardo’ nun dahi etkilendiği bu deneyden yola çıkarak ise Das Experiment ve The Experiment isimli iki film ortaya çıkıyor.
David Reimer Vakası( 1966)
Gelelim bir çocuğun hayatını 8 aylıkken mahvetmeye başlayan ve 12 yıl süren korkunç bir deneye. 8 aylıkken sünnet sırasında penisi yanan David Reimer’ ı gören psikolog John Money, çocuk için en iyisinin cinsiyet değiştirmek olduğuna aileyi ikna ediyor. Halbuki Money, bu şekilde aslında cinsiyetin doğuştan gelmediğini ve çevre yoluyla öğrenildiğini kanıtlamak için ihtiyacı olan deneği bulmuş oluyor. David’ in Brian isimli bir ikiz kardeşi olması ve aynı ortamı paylaşarak büyümeleri deney
|
için ideal ortamı da sağlıyor. 22 aylıkken testisleri alınan David’ e Brenda ismi veriliyor ve Money, cinsi kimliklerin sağlıklı öğrenilmesi açısından önemli olduğu gerekçesiyle David’ i kardeşiyle beraber cinsiyetlere göre çeşitli cinsel pozisyonlara sokuyor. Bütün bu uygulamalar, David ve Brian için tedaviye yönelik olmaktansa travmatik oluyor. Yılda bir ziyaret edilen Money, David’ in küçük bir kız gibi bir çocukluk geçirdiğine inanmasına rağmen giydirilen elbiseler ve verilen östrojen hormonları David’ in kendini bir kız gibi hissetmesini sağlamıyor. 13 yaşına gelince, kendisine yapay bir vajina tahsis etmek isteyen Money ile bir daha görüşürse intihar edeceğini söyleyince doktor ile |
ilişkiler kesiliyor. Kendisine cinsiyeti hakkında gerçekler açıklandıktan sonra David, Brenda ismini bırakarak kendi cinsiyetini kabulleniyor ve testosteron takviyesi ve bir dizi operasyonla süreç tersine çevrilmeye çalışılıyor. Maalesef ki bu operasyonlar onlara mutlu bir hayat sağlamıyor. Brian, şizofreni hastalığı yüzünden aşırı derecede ilaç alımı dolayısıyla hayatını kaybediyor. 1990 yılında evlenen David ise hayatındaki sorunlar nedeniyle 38 yaşında intihar ediyor. Bunların sebebinin kesin olarak Money’ in deneyi olduğu ileri sürülemese de bir psikoloğun kendi inançlarını kanıtlamak adına küçük bir çocuğun hayatını mahvetmeyi göze almasının deneysel psikolojinin kara taraflarından biri olduğunu söylemek mümkün.
MK-ULTRA
Mk-Ultra, CIA tarafından 1950-60’ lı yıllarda yürütülen, sayısız yasadışı ve etik olmayan unsur barındıran deneyleri ifade ediyor. Bilinç altını kullanmayla ilgili yapılan deneylerde; denekler bir halusinojen olan LSD’ yi aşırı derecede almak dışında hipnoz, duyusal yetersizlik, izolasyon, taciz ve cinsel istismar gibi muamelelere de maruz kalıyorlar. Deneklere gelince, akıl hastaları, mahkûmlar, uyuşturucu bağımlıları ve fahişeler içinde bulundukları durum ve sosyal statüleriyle tehdit edilerek deney malzemesi olmaya zorlanıyorlar. Kısacası, deneylerde görevli bir memurun ifadesiyle“ Bize karşı koyamayacak herkesi kullandık.” şeklinde bir seçim yapılıyor. Bu korkunç deneylerin nasıl ortaya çıktığına gelince,“ LSD’ nin Amerikan ordusuna karşı biyolojik silah olarak kullanılması” deneyinde görevli uzman Frank Olson’ ın vicdan azabına yenilerek tüm dünyaya bu deneyleri açıkladığı söyleniyor. Daha sonrasında 13. kattan atlayarak intihar ettiği düşünülen Olson’ ın itirafları sebebiyle öldürüldüğünü söyleyenler de bulunuyor. 1975 yılında ABD Kongresi
|