Perspective Perpective Sayi 33 | Page 49

özel bir statüye sahip olduğunu birlik potasında erimeyeceğini savunuyor- lardı. Propaganda sürecinde AB’den ayrılmak isteyenler ise: • Göçmen sorununu özellikle vurgula- yarak başta sağlık olmak üzere kamu hizmetlerinde baskı yarattığını, • İngiltere hükümetinin göçmen sayısı- nı 100 bine düşürmeyi vaat ederken bu sayının 300 bine yaklaştığını ve hükümetin göçmen sayısını kontrol altına alamayacağını, • Ülkenin Fransa ve Almanya’nın pazarı haline geldiğini ve ucuz hammaddeyi pahalı fiyata ithal ettiği, • Ülkenin, AB düzenlemelerinin dışına çıkarak farklı ülkelerle ticaret yapabi- leceğini ve aynı ticaret hacmini koru- yabileceğini, • Ekonomik sıkıntıda olan AB ülkeleri- ne yardım için ortak bütçeye para ayır- dığından bu durumun ülke ekonomisi için fazladan bir harcama olduğunu, • NATO ve BM’de yer alıp küresel ro- lünü koruyabileceğini ve birlikten çı- karak tayin ettiği egemenlik haklarını geri alarak ulus-devlet anlayışının pe- kişeceğini savunuyorlardı. 23 Hazran’dak referandum sonucunda halk %51,9 le AB’den ayrılma kararı verd. Ve nihayetinde 23 Haziran’daki referan- dum sonucunda halk %51,9 ile AB’den ayrılma kararı verdi. Referandum sonra- sı kalma taraftarı olan Başbakan David Cameron, ayrılma sürecini başka bir başbakanın yönetmesi gerektiğini bildi- rerek istifasını açıkladı. Diğer yandan, referandumda kalma yanlıların baskın olduğu Kuzey İrlanda ve İskoçya’da Britanya’dan ayrılmaları için referandum yapma olasılığı oluştu. Ani etki olarak Sterlin 1985’ten bu yana dolar karşısın- da en düşük seviyesine geriledi. 45 AB’den ayrılma kararı ile İngiltere’yi önü- müzde hızlı ve radikal bir süreç bekliyor. Brexit’in olağan etkilerinden bahsedecek olursak ekonomik olarak finans mer- kezi Londra’nın bulunduğu İngiltere’de yatırımın ciddi bir şekilde düşeceği ve kendisiyle ticaret yapan ülkeleri de etki- lemesi söz konusu. Bu da, birbirine de- vasa bir şekilde entegre olmuş bu pazar ağının krize girmesine sebep olacaktır. Diğer taraftan, İngiltere’nin ekonomik yalnızlığına girmesinin sonucu olarak ihracat boşluğunu doldurmaya çalışma- sı ve pazar arayışına girmesi uzun bir süreç gerektirecektir. Ayrıca bu sorun, İngiltere’nin her devlet ile ayrı ayrı de- taylı bir şekilde ticaret anlaşması yapma- sını gerektiriyor. Ek olarak, yaklaşık 3 milyon AB işçi- sinin faaliyetinin sekteye uğraması ve istihdamı etkilemesi büyük bir tehdit teşkil ediyor. Maliye Bakanlığı’nın açık- lamasına göre ayrılığın 30 milyar sterli- ne mal olacağını ve telafisi için halktan fazla vergi alınacağını belirtiyor. Bu da beraberinde orta vadede büyüme sıkın- tısı getiriyor. AB ise İngiltere eksikliğin- den dolayı büyük bir sermaye akışından mahrum olacak, ekonomisinde büyük sıkıntılar yaşayacaktır. Siyasi açıdan ise İngiltere’nin ayrılığı, AB üyesi ülkelerdeki aşırı sağ ve ayrılıkçı partilere birlikten ayrılma umudu verdi ve bu durum referandumlara yol açacak gibi gözüküyor. Ayrıca hâlihazırdaki Ku- zey İrlanda sorunu ve İrlanda ile birleş- me olasılıkları var. Son olarak doğal bir şekilde hükümet değişikliği İngiltere’yi bekliyor. Öncesi ve sonrası ile İngiltere tarihinde önemli bir konuma sahip olan Brexit, hem İngiltere açısından hem de küresel açıdan önemli bir etkiye sahiptir. Fakat bu sürecin nasıl işleyeceği belirsizliğini korusa da İngiltere’nin uzun vadede bu süreç içerisinde nasıl bir politika izleye- ceği merak konusu. P KAYNAK www.ankaenstitusu.com www.hizb-ut-tahrir.info.com www.ntv.com