Perspective Perpective Sayi 33 | Page 11

Yayınevleri yıllık ortalama 300-400 kitap dosyası okuduklarını ancak bunlardan yayımlanmaya değer olanların 10’ u geçmediğini söylüyorlar. Bu % 2,5-3 civarındaki başarı oranı, kitabını yayımlatmak isteyen yüzlerce kişi için hayal kırıklığı demek. Başaranların ilk ortak özelliği kitaplarının düzgün bir Türkçe ile yazılmış olması. Sizin türlü uğraşlar sonunda oluşturduğunuz eserinizin temel dil hataları barındırması yayınevinde işinizi ciddiye almadığınız izlenimi yaratır ve kitabınızın içeriğine bakma gereği bile duymayabilirler. Dil bariyerini başarıyla geçen eserlerin bir sonraki testi biraz daha çetrefilli. Çünkü kitabınızın seçici kurulu etkilemesi gerekiyor. Aranılan özelliklerden ilki olay kurgusunda bariz mantık hatalarının olmaması. İkincisi ise kitabınızda işlediğiniz hikâyenin özgün olması. En yeni hikâyenin bile onlarca kez işlendiği günümüzde hiç duyulmamış bir hikâye anlatma ihtimaliniz yok denecek kadar az.“ Aman hep aynı hikâye” denilip eserinizin bir kenara atılmasını istemiyorsanız ne anlattığınızdan çok nasıl anlattığınıza odaklanmanız gerekiyor. Her ortamda“ Ben anlatınca komik olmadı ama aslında güzel espri” diyen birileri olmuştur. İşte sizin diğerlerinden sıyrılmak için bunu diyen kişi olmamanız, esprinin can alıcı kısmını yakalamanız ve onu doğru üslupla okuyucuya sunmanız gerekiyor. Kitabınızda bu standartları yakalayabilmek için de her şeyden önce iyi bir okur olmalısınız. Kitabınız başkası tarafından yazılmış olsaydı onu alıp keyifle okur muydunuz? Bu hikâyeyi bu şekilde dinlemek hoşunuza gider miydi? Bunun gibi soruları yayınevine dosyanızı teslim etmeden önce kendinize sorduğunuzda evet cevabını almanız gerekiyor.

Kitabınız tüm o kitaplar arasından seçildi ve yayımlanmaya değer görüldü. Artık arkanıza yaslanma sırası geldi diye düşünüyorsanız bir daha düşünün! Çünkü yayıneviyle sürekli iletişim halinde olacağınız bir iyileştirme sürecine giriyorsunuz. Her şeyin daha iyisine ulaşmak mümkündür ve kitabınızın en iyi haline gelmesi için yıllardır kitap değerlendiren uzmanların yardımıyla kitabınızı yoğurma zamanı. Onlar size kitabınızın daha akıcı, anlaşılır, eksiksiz g olması için önerilerde bulunacaklar. Bu aşamada takım oyuncusu olmanız ve iş birliği yapmanız sürecin olumlu geçmesini sağlayacaktır. Ancak bu, yayınevinin her önerisini kabul etmelisiniz anlamına gelmiyor. Önemli olan yapıcı olmak.

Kitabınız yayınevi standartlarına getirildikten sonra daha teknik bir süreç başlıyor. Bu aşamada dosyanız yayınevlerinin bu iş için görevlendirdiği bir editör tarafından okunup bir raporla yayın kuruluna sunuluyor. Rapor olumluysa dosyanız bu kez çapraz okutma adlı c

4 a a p s k d c

12

2
“ Aman hep aynı hikâye” denilip eserinizin bir kenara atılmasını istemiyorsanız ne anlattığınızdan çok, nasıl anlattığınıza odaklanmalısınız.

e

d

1 m t k

1 a m c e

2 dc b d m d

3

4

2

1

4 g e süreçte en az iki editör veya edebiyat birikimine güvenilen okutman tarafından aynı anda okunup raporlanıyor. Bu raporların da değerlendirilip olumlu olması halinde; kitabı hazırlayacak editör bir okuma daha yapıp son notlarını alıyor ve yayınevi yetkilileriyle baskı süreci için çalışmalar başlatılıyor.

Baskı sürecinde ilk önce esere uygun bir kapak tasarımı belirleniyor ve kitabın ilk baskı adetine karar veriliyor. Çoğu yayınevinde bu sayı ilk kitaplar için bin. Kitabınızın fiyatlandırması ise sayfa sayısı, verilecek ilan sayısı, dağıtım stratejisi gibi verilerin toplamıyla belirleniyor. Ancak her yayınevinin kitapları için biçtiği ortalama bir fiyat var ve genelde buna sadık kalınıyor. Bu aşamada sizi ilgilendiren kısım telifinizin ne kadar olacağıdır. İlk kitabını yayımlayan yazarlar için telif % 10 oluyor.
Teknoloji çağında kitabınızı sadece basılı halde yayımlatmak size demode geliyorsa ya da yayınevlerine kitabınızı beğendiremediyseniz sizin için bir yol daha mevcut! O da self-publishing, yani bir nevi kendin pişir, kendin ye. Uzman desteğiyle kitabınızı dilediğiniz gibi basmanız için size yardımcı olacak Cinius Yayınları gibi kurumlara başvurabilirsiniz. Bu yolu seçerek kitabınızı daha hızlı bir şekilde yayımlayabilir, üstelik tercihlerinizde daha özgür olabilirsiniz.
Eğer eserinize güveniyorsanız, yazdığınız eser hangi türde olursa olsun onu yayımlatmak için kapısını çalabileceğiniz onlarca kurum var. Kitap yayımlatma arayışında güçlü bir eserden sonra ihtiyacınız olan şey biraz sabır. Eserinize olumsuz cevap aldığınızda hemen yılmayın. Ancak eserinizi başka bir yayınevine göndermeden önce aceleci davranmayın ve neden olumsuz cevap aldığınızı sorgulayın. Kitabınızı yayımlatma amacıyla değil, iç dünyanızı paylaşmak amacıyla yazın. Zaten bu amaçla yazarsanız taklitten uzaklaşmış, özgün bir eser yaratmış olursunuz. P
KAYNAK
http:// vatankitap. gazetevatan. com / haber / bir _ kitap _ yazdim _ nasil _ yayinlatirim _/ 1 / 23746
http:// www. hurriyet. com. tr / kitabiniziyayimlatmaninyollari-22111381
9