R Röportaj
BLOGGER 101: İREM VE HAZAL
Instagram’da tam zamanlı bloggerlığa terfi eden İrem Akdemir ve Hazal Ece Yüceer’le
kendi sosyal medya maceraları ve bloggerlık üzerine çok güzel bir sohbet gerçekleştirdik.
Zeynep Sefer
[email protected]
erspective:
Takipçileriniz
olarak biz sizi gayet yakından
tanıyoruz ama tanımayanlar
için bloggerlık nedir, yaptığınız
işi nasıl tanımlarsınız?
İrem Akdemir: Bloggerlığı kendi
yaptığım şekliyle tanımlayacak olur-
sam, hobi olarak sevdiğim şeyleri pay-
laşmak ve bir noktada bunu işe dönüş-
türebilmek, derim. Bloggerlık zamanla
bir meslek haline geldi ve ben de bu işi
yaptığım için kendimi çok şanslı görü-
rüyorum. Eskiden bloggerlık bir inter-
net sitesi üzerinden yazılar ve fotoğraflar
paylaşmak olsa da artık bu tanım değişti.
Markaların kendi tanıtımları için düzen-
lediği etkinliklere katılıp çeşitli iş birikle-
ri yapan ve bunu meslek edinen kişilere
blogger diyebiliriz.
78
Hazal Ece Yüceer: Ben de aynı şeyleri
söyleyeceğim. Sevdiğin şeyleri ortaya çı-
kararak samimiyetini ve hobini yansıt-
tığın bir platform aslında bloglar. Geniş
bir vizyona sahip olunduğunuzda, işe
dönüştürülmeye açık bir konsept. Ama
direkt iş olarak da yaklaşmamak gereki-
yor bloggerlığa.
P: Blog dünyasına nasıl ve ne zaman giriş
yaptınız?
İ.A: Benim diğer blogger arkadaşlarıma
göre çok daha farklı olduğuna inandığım
bir sürecim var aslında. Çünkü Hazal da
ben de az önce söylediğimiz gibi bu işe
para kazama gibi beklentilerle veya mes-
lek edinmek gibi bir amaçla yaklaşmadık.
Hatta benim blogum bile olmadı hiçbir
zaman, daha çok “instagrammer” ya da
“instablogger” dedikleri kısımda oldum
hep. Ben, eskiden beri fotoğraf çekme-
yi ve bunu insanlarla paylaşmayı seven
bir insandım. Facebook’a attığım, içinde
ellişer yüzer fotoğraf bulunan en az elli
tane albüm vardır. Özetle çıkış noktam
fotoğrafı çok sevmem ve Instagram’ın da
tamamen fotoğraf paylaşmaya yönelik bir
platform olması. Dolayısıyla Instagram’da
kendi sevdiğim tarzda fotoğrafları pay-
laşmaya başladım ve bu benimle ortak
zevklere sahip olan insanların ilgisi çek-
ti. Takipçilerim diyemediğim “Instagram
arkadaşlarım”la gönülden bir bağ kurduk
ve bu şekilde bir kitlem oluştu. Daha son-
ra markalar tarafından blogger diye ta-
nımlanan bir kişi oldum ve şu an bunun
gerektirdiği şekilde hayatımı yaşıyorum.
Sevdiğin şeyleri
ortaya çıkararak
samimiyetini ve
hobini yansıttı-
ğın bir platform
aslında bloglar.
H.E.Y: Ben bloga başlayalı beş altı sene
oldu, dört senedir de Instagram’dayım.
İnsanlardan blog açsana, bunu iş ola-
rak yapmalısın yorumlarını sık sık alı-
yordum. Sonunda bir tane açtım ama
Türkiye’de insanlar okumaya çok da fazla
eğilimli olmadıkları için blog işi tutmadı.
Daha sonra blogu kapatıp tamamen ins-
tagrama yoğunlaştım ve işler hiç bekle-
mediğim bir noktaya geldi.
P: Yorumları okumaya ve cevaplamaya
vakit ayırıyor musunuz?
İ.A: Yorumlar en çok vakit alan şey aslın-
da ama ben en başından beri birebir il-
gilenmeye ve elimden geldiğince herkese
cevap yazmaya çalışıyorum, ne de olsa o
insan seni değerli görmüş sana vakit ayı-
rıp yorum yapmış. Yorumları cevaplamak
mesai istiyor ve takipçilerimiz arttıkça
yorumlara yetişmek zorlaşıyor ama bunu
yapmayı hiçbir zaman bırakmak istemi-
yorum.
H.E.Y: Ben cevap vermiyordum başlarda.
Daha sonra İrem beni uyardı, yorumlara
cevap vermenin insanlara kıymet verip