Optimum May. 2019 | Page 38

Sizi tanımayanlar için kendinizden biraz bahseder misiniz, neler yapıyorsunuz? Merhabalar, biraz klasik bir başlangıç olacak ama 1992 İstanbul doğumluyum. Sainte Pulcherie Fransız Lisesi’nde eğitim gördükten sonra, hem edebiyata olan tutkum hem de Fransızca’ya olan ilgim birleşerek beni Galatasaray Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümüne yönlendirdi. Sonrasında ders konuları çok ilgimi çektiği için Bilgi Üniversitesi Kültürel İncelemeler’de yüksek lisans yaptım ve tez konumda ilgi alanım olan sosyal medya & edebiyat ilişkisini çalışma fırsatı yakaladım. Küçüklüğümden gelen okuma tutkum edebiyatla birleşince kendimi kitapların arasında buluverdim. Günü fazlasıyla dolu dolu geçiren biri olduğum için sürekli yeni deneyimler için kendime zaman yaratmaya çalışıyorum, bence hayatımdaki çoğu şeyin şekillenmesinde en fazla da bu özelliğimin etkisi var. Beni sokak sokak gezinirken görmeniz çok olası. 1kitap.1mekan ismi nereden geliyor, bu yolculuğa nasıl başladınız? Bir gün lisemin arka sokaklarında kaybolmuşken Çukurcuma’da Cuma Cafe’yi keşfettim. Her şeyiyle o kadar keyifli vakit geçirdim ki bunu paylaşma isteği doğdu içimde. Zaten mekânlarda tek başıma bir şeyler okumaktan ya da sokaklarda tek başıma kaybolarak gezinmekten son derece mutlu oluyorken, “Neden bunu daha çok kişiyle paylaşmayayım ki?” düşüncesiyle bu konsepti yarattım. Hiçbir hedef koymadan, sadece keyif aldığım şeyleri paylaştığımda karşımdakilerde de aynı hissi uyandıracağımı düşünerek yola çıktım. Okuduğunuz ve önerdiğiniz kitapları seçerken nelere dikkat ediyorsunuz? Aslında edebiyat zevki ve kitap seçkisi bence zamanla oluşuyor. Lisede okutulan kitaplar ile başladı bu yolculuk ve sonrasında kendim kitapçılarda yazar ve kitaplarla zaman geçirerek kendi zevkime uygun kitaplar bulmaya başladım. Okudukça daha rahat ayırt edebiliyorum hangi türü daha çok sevdiğimi. Şimdilerde sosyal medya çoğumuzun kitap okumasına engel oluyor, sosyal medya kitaplara tercih ediliyor. Siz kitap okumak için zamanı 38