Röportaj okudum ama kendime hiçbir zaman‘ Ben şurada olacağım’ diye bir hedef koymadım. Sadece sıkıldığım zaman o işi yapmaya devam etmek istemedim. Kendi işimi kurmak istedim. O sırada Türkiye’ nin ekonomisi kötüydü ve benim yapabileceğim tipte bir işi, Fit Solutions bana sundu. Yepyeni bir departmanda hayalimdeki ekibimi kurdum. Burada iki yıldır çalışıyorum. Üniversitede hiç başarılı değildim, o derslerin bana faydalı olacaklarını düşünmüyordum. Vizyon katacağını biliyordum ama termodinamikle ilgili bir iş yapmayacağımı o kadar iyi biliyordum ki. Zamanında zihnimi şarj ettiğim için enerjimi iş hayatında tam gaz harcıyorum şu an. Çok çalıştığım için ister istemez önüme pek çok fırsat çıkıyor.
Üniversitede aldığınız eğitimden daha çok tecrübe ve yeteneklerinizle bu zamanlara geldiğinizi söyleyebilir miyiz?
Kesinlikle. Ne yapacağımı bulmak için kep atma törenini beklemedim. Acaba benden web programcısı olur mu diye üniversite ikinci sınıfta herkes yaz tatilinde denize girerken programlama eğitimi aldım, çünkü mezun olunca o işi bulmak için bir sene daha harcayacak enerjim yoktu. İnsan ruh eşini arar ya, ben de öyle ruhuma uygun bir iş aradım. Bulduğumda da peşinden koştum. Her şirketten özgeçmişimi beş altı kez geri alıyordum. Pazarlamayı ve pazarlamayla ilgili birçok tekniği Sap’ de çalışırken öğrendim. Bazı kurallar vardı ve zamanla öğrendiğim şeyleri şu an kullanıyorum, yeni trendleri de sürekli takip ediyorum. Kurumsal veya kurumsal olmayan bir şirket olarak yeni projelere nasıl başlıyorsunuz? Bana göre burası pek çok şirketten daha kurumsal. Kurumsallık görecelidir bence. İş süreçleri gerçekten bir kuruma yakın olan şirketler bence kurumsaldır. Pek çok büyük şirketin kurumsallığı tartışılır. Hiçbir zaman işler tahmini veya içgüdüsel başlamıyor. Büyük projeler yönetim kuruluna sunuluyor ve geri bildirimlerine göre ilerliyoruz. Burası kimin ne yaptığının belli olduğu, çalışanına değer veren ve onlardan projeler bekleyen bir şirket.
Bulunduğunuz sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Fit Solutions olarak şirketlerin yıllardır çok emek sarf ederek yaptığı işleri kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Eskiden faturalar evlere postayla gönderilirdi, şu an mail atılıyor. Uzun süreçli ve yoğun emekli işleri kolaylaştıran yazılımlar geliştiriyoruz. Şirketlerin süreçlerini iyileştirebileceği pek çok iş alanı var. Bence dünyada ekonominin, rekabetin artması; karlılığın düşmesini etkiliyor. Sadece kar eden şirketler iyi yönetilirse hayatta kalabiliyor. Çoğu marka bu durumdan dolayı yok olup gitti. Biz şirketlerin finans alanındaki maliyetlerini düşürüp işlerini otomasyona bağlayan yazılımlar geliştiriyoruz. Artan iş gücünün ise şirketlerde daha faydalı operasyonlara kaydırılmasını sağlıyoruz.
Geçmişe dönmek isteyip yapmak istediğiniz bir şey var mı ya da bu yoldan geçeceklere tavsiyeleriniz nelerdir?
Geçmişe dönüp benim kaçırdığım, ıskaladığım şey; çalışma hayatını çalışanlardan dinleyerek daha yakından tanımak. Ben hep kendi kendine öğrenen oldum. Şu an etrafımda çoğu insanla temasa geçip onlara yol göstermeye çalışıyorum. Benim böyle bir şansım olmadı, belki de üniversitenin ilk yıllarında nelerle uğraşacağımı biliyor olabilirdim. Bunlar için üniversiteler kariyer atölyeleri yapıyor. Onlara katılmak çok faydalı olabilir. Aktif olarak iş hayatının içerisinde olan kişilerin üniversitelilere danışmanlık / koçluk yapması gerektiğini ve öğrencilerin bu konuda talepkar olmasını isterim. Sanmıyorum ki kimse ben doluyum diyerek bilgi almak isteyen birini geri çevirsin. Herkesin size ayıracak vakti olmalı. Bilgi paylaştıkça güzelleşiyor. Çevremde işini sevmeden çalışan pek çok insan var. On sene çalışıp bildiği işi bırakıp bambaşka işlere giren insanlar var. Çok güzel bir şey yapıyor olabilir, ancak on yıl kaybetmiş oluyor. Türk insanı çok pratik zekalı, yeter ki vaktini yanlış yerde boşuna harcamasın. Bunun için de yola çıkmadan o yolda her gün direksiyon sallayanları bulsun ve onlara danışsın.
Röportajı yapan; Zeynep Özdemir, ozdemirzzeynep @ gmail. com 45