Nobel Tıp Kitabevleri | Page 9

Önsöz viii ortaya çıkmasında çok sayıda gelişimsel hatalar ortaya çıkabilir. Fertilize ovum totipotenttir, sonra totipotent olan birkaç hücreye bölünür, bu aşamalardan sonra bu hücreler bir (normal gebelik) veya hiç (boş yumurta veya anembriyonik veziküler mol)veya çok sayıda (monozigotik ikiz) bireyleri oluşturur. Fertilizasyon hayatın başlangıcı için gerekli olmasına rağmen, tek kritik nokta değildir, preimplantasyon embriyo gelişimsel süreçteki basit hatalarla kesintiye uğrayabilir ve ölüme gidebilir. Gametogenez başlangıcında zarif bir şekilde programlanan bir dizi etkinlik her embriyogenez sırasında doğru zamanda çalışması gerektiği gibi kreo-grafisini senkronize mekanizmaların oluşturduğu işlem doğuma kadar devam eder. Fizyolojik ve kromozomal faktörlerin kombinasyonu implantasyona gidecek embriyonun sürekli azalmasına veya seçimine neden olmaktadır. Preimplantasyon embriyogenez sadece güçlünün hayatta kaldığı Darvinci seçime benzer, bu seçim gerçekten gametogenez sırasında tayin edilmektedir. Bu “yeni bir birey’’ kavramının düzenlenmesi ve tanımlama görevi filozoflar ve ahlakçılara ait olduğu idda edilebilir. Bazılarına göre, insan hayatının başlaması dişi ve erkek kromozomlarının bir araya gelerek diploid bir yapıyı oluşturması ile ortaya çıkar. Diğerlerine göre ise gerçek insan hayatı embriyonun uterus mukozasına implante olması ile başlamaktadır. Birçoğu yeni bir kişinin nöral tüp farklılaşması ile oluştuğuna inanır, diğer bir grup ise fetüsün uterus dışında yaşaması ile bireyin meydana geldiğini düşünür. Bütün bunların çok dışında bazı filozoflar yeni doğanın birey olarak kabulünde öz farkındalık kazanması gerektiğini düşünmektedir. Çoğu bilim adamı hayatın gametlerden erişkine doğru gelen bir köprü oluşturması ile süregelen döngüsel bir süreç olduğu konusunda hemfikirdir. Bilim, insan aklının ve mera- kının üslerinden biri, genellikle tarafsız ve genellikle uluslararası ve dini sınırları kucaklar; etik uzmanları, filozoflar ve teologlar biyoloji ve embriyoloji alanındaki üretilen yeni bilgileri dikkate almadan devam etmemektedir. Moleküler biyoloji tekniklerinde ortaya çıkan gelişmeler, kısmen genomik, epigenomik ve proteomik çalışmaları yeni yaşamın oluşumundaki olağanüstü karmaşık süreci, üreme biyolojisini daha iyi anlamamızı sağlayacaktır. Bu kitabın ilk baskısından sonra on yıl içinde insan IVF’i birçok alanda farklı değişimler geçirdi. Gelişmiş teknoloji ile elde edilen bilimsel veriler bunlardan biridir; hasta tedavi döngülerinin yönetimi, ticari baskılar gibi yasal durumlardan dolayı da etkilenmiştir. IVF tedavi döngülerindeki artış, tedavi şekillerinin farklılıkları laboratuvar rutininde sıkı bir disiplin ve kontrol ihtiyacını ortaya koydu ve IVF personelinin yeni bir hayatı oluşturabilmek için bilimsel gerçekleri iyi anlamaları gerektiği özellikle ortaya çıkmıştır. IVF dünyanın pekçok ülkesinde uygulanmaktadır ve doğan bebeklerin sayısının en az 10 milyon civarında olduğu tahmin edilmektedir; yayınlanmış literatürün geniş ve kapsamlı incelemesi klinik ve bilimsel yöntemlerin yanı sıra modern moleküler biyolojik tekniklerin de bulunduğunu gösterir. Bu baskıda her bölümde çok sayıda kitap bulunabilir (ve bazılarında kişisel fotoğraflar). 10 yıl