Nobel Tıp Kitabevleri | Page 11

ÖNSÖZ Harrison’un İç Hastalıkları kitabının 60 yıldan daha fazla zaman önceki ilk basımıyla başlayan tıbbi bilginin yaygınlaştırılması amacının bir devamı olarak 2006’da ilk Harrison’un romatoloji kitabı yayınlanmıştır. Harrison’un İç Hastalıkları kitabındaki immünoloji ve romatoloji bölümlerinden oluşan bu kitap okuyuculara romatoloji alanında güncel pratik ve bilimsel görüşü vermeyi hedeflemektedir. Yayınlanmasıyla birlikte kitabın sadece romatolojiye yeni başlayan genç romatologlar tarafından değil; aynı zamanda iç hastalıklarının bu son derece dinamik alt uzmanlık alanında son gelişmeleri takip etmek isteyen çeşitli sağlık profesyonelleri tarafından da takip edilmesi bizi memnun etmiştir. Harrison’un romatoloji kitabının bu baskısı ile bu çok önemli ve sürekli değişen alanda daha fazla bilgi sahibi olmak isteyen tüm tıp öğrencilerine romatoloji ve immünoloji liderlerinin uzman görüşlerini sağlamak istedik.

Romatoloji alanındaki medikal tedavinin değişik yönleri insan sağlığını büyük ölçüde etkilemektedir. Kas-iskelet sistemi semptomları hastaların tıbbi yardıma gerek duydukları en sık nedenlerden biridir, ve günümüzde her üç kişiden birinin artritten etkileneceği tahmin edilmektedir. Eklem ve kas ağrısı sadece yaşam kalitesini etkilemek ve sakatlığa neden olmakla kalmaz aynı zamanda ciddi inflamatuvar, enfeksiyöz veya neoplastik hastalıkların habercisi de olabilir. Romatizmal hastalıklar sık görülmeleri ve hastalığın kendisinin yaratttığı morbidite yanında uygulanan tedavi yöntemleri nedeniyle de tüm hekimleri etkilemektedir.
Her ne kadar bağ dokusu romatolojinin temelini oluştursa da bu uzmanlık alanı iç hastalıklarının çeşitliliğinin ve kompleksliğinin tipik bir örneği olarak çok geniş bir alanda medikal bozuklukları içerir. Romatizmal hastalıklar monoartiküler artropati ile karakterize olaylardan önemli ölçüde morbidite ve mortalite riski taşıyan multisistem hastalıklara kadar geniş bir alanı kapsar. Bu nedenle etkili bir romatolojik yaklaşım için geniş-tabanlı tanısal yetenek, güçlü bir iç hastalıkları temel bilgisi, yaşam-tehdit edici hastalıkları tanıyabilme yeteneği ve yarar-zarar dengesinin iyi tartıldığı çok farklı tedavi yöntemlerini kullanma ve takip etme bilgisinin olması gerekir. Bu zorlukların anlaşılması ile hastaların yaşam kaliteleri daha da geliştirilebilir. Bütün bu faktörler nedeniyle romatoloji iç hastalıklarının çok önemli bir alanı olarak kabul edilmektedir.

Hem klinisyenlerin hem de biyomedikal araştırmacıların ilgisini çeken başka bir romatoloji alanı ise immunoloji ve otoimmünite ile olan ilişkisidir. Romatoloji alanındaki ilk çalışmalardan itibaren inflamasyonun klinik ve histolojik kanıtları immün sistemin bir çok eklem ve doku hasarını etkilediğini ortaya koymuştur. Laboratuvar araştırmaları sadece bu hastalıkların immünolojik temelini kanıtlamakla kalmamış aynı zamanda bir çok klinik durumda rol oynayan spesifik mekanizmaları ortaya koymuştur. Hastalıklarda rol alan yolakların tanınması ve spesifik immün fonksiyonları hedefleyebilme potansiyeli bir çok romatizmal hastalığın tedavisinde çığır açmıştır. Bu tip araştırmalar geniş bir yelpazedeki romatizmal hastalıkların patogenezine ışık tutmaya devam edecektir, ve ağrıyı dindirme