Natura May - June 2013 | Page 28

Restorasyon/Restoration: Kılıç Ali Paşa Hamamı HAMAM, RESTORASYON SONRASINDA DA ÖZGÜN İŞLEVİ İLE HİZMET VERİYOR. THE HAMAM IS USED IN ITS ORIGINAL FUNCTION AFTER THE RESTORATION. buraların kadınlar için adeta birer kahvehane olduğundan bahsediyor: “… burası şehrin tüm haberlerinin anlatıldığı ve tüm skandallarının yaratıldığı, adeta kadınların buluştuğu bir kahvehane… Kadınlar genellikle haftada bir kez buraya gelip en az dört, beş saat geçirirler…”. Osmanlı kadınları bazı önemli günleri hamamda kutluyordu ki, bunların en önemlileri; düğün şenlikleri başlamadan bir gün önce yapılan ‘gelin hamamı’, bir bebeğin doğumunu izleyen kırkıncı günde yapılan ‘kırk hamamı’ ve dini bayramlar arifesinde düzenlenen ‘bayram hamamı’ydı. Ayrıca annelerin, evlenme çağına gelen oğulları için uygun adayları buralarda sorup soruşturması, hatta onlarla hamamda görüşmesinden yaygın bir gelenekti. Hamama giderken kullanılacak olan aksesuarların özenle hazırlanması, her kadının hamam tası, peştamal, takunya, tarak gibi bugün birçoğu sanat eseri niteliği taşıyan on üç, on dört kadar farklı aksesuara sahip olması Osmanlı’da hamam kültürünün ne denli zengin olduğunu gözler önüne seriyor. Son iki yüzyıl boyunca gerçekleşen tarihsel ve toplumsal değişimler hamamların varlığını yoğun bir biçimde etkilerken, özellikle Tanzimat ve Cumhuriyet’in erken dönemlerinde gerçekleşen dönüşümler Osmanlı mimarlık mirasının bir parçası olan hamam kültürünün değişimini körüklüyor. KILIÇ ALI PAŞA HAMAMI Osmanlı mimarisinde hamamlar genellikle, cami, mektep, imaret, türbe gibi farklı mimari birimleri içeren külliyeler içinde yer alıyordu. Kılıç Ali Paşa hamamı örneğinde de aynı gelenek sürdürüldü. Külliye, II. Selim döneminde on yıl Kaptan-ı Derya olarak görev yapan, İtalyan asıllı Kılıç Ali Paşa tarafından 1578-1587 tarihleri arasında vakıf olarak inşa ettirildi. Mimar Sinan’a ait yapılar topluluğu olarak ayrıca dikkat çeken külliye; cami, medrese, hamam, türbe ve sebilden oluşuyordu. Dönemin coğrafyacısı Mehmed Aşık’a göre yapı topluluğu denizden kazanılan bir toprak parçası üzerine inşa ediliyor: “...Ve yukarıda belirtilen Ali Paşa’nın türbesi kendi Cuma Camii’nin yakınındadır. Cuma Camii, hamam, medrese ve türbe, deniz üzerine oturtulmuştur. Bunların inşası için, belli bir miktar denizi doldurmak suretiyle zeminin iadesi sağlanmıştır…” 1580 yılında inşa edilen Kılıç Ali Paşa Hamamı, külliyenin yakınında konumlanan, gelir getirmesi amacıyla yaptırılan vakıf mallarından biri olarak düşünülmüştü. Top dökümhanesinin karşısında 28 NATURA • MAYIS - HAZİRAN 2013 / MAY - JUNE 2013