Projeler/Projects: Bodrum
Beton yüzey
çeşitli sabitleme
sistemleri
kullanılarak
tamamen
mermerle
kaplanıyor.
Marble
completely
covers the
concrete slab
with a variety
of anchorage
systems.
görülüyor. Bu taşıyıcıların büyük bir kısmının statik taşıma ihtiyacı
doğrultusunda masif ahşap olarak imal edilmesi, kalan dikmelerin ise
yağmur suyu toplama, elektrik ve zayıf akım tesisatlarının kurulması için
içi boş ahşap kaplamalı tüpler olarak imal edilmesi planlanıyor. Bir diğer
önemli malzeme olan cam doğramalara ise taş kaplamaların arasında öne
çıkmayacak bir şekilde yer verilmekte. Böylece, taş dokusunun yapıların
içi ve dışı arasındaki kesintisiz akışının korunmasına özen gösterildiği
görülüyor. Taş parçalar yapıların yan cephelerinin karakterine şekil verirken,
ahşap kolonlar ise ön cephede yer alan sundurmayı taşıyor ve hem yan
hem önden dikkat çekiyor. Biri hantal biri narin olan bu malzemeler estetik
anlamda birbirini dengeliyor.
Mimarların, yapılarda kullanmayı amaçladıkları farklı malzemeler
arasındakine benzer bir dengeyi yapılı ve doğal çevre arasında da
gözettikleri söylenebilir. Doğa ve mimarinin birbirine temas ettiği
arayüzlerin tümünün, söz konusu iki ortam arasında kademeli bir geçişi
olanaklı kıl acak şekillerde kullanılması planlanıyor. Binalar arasında kalan
alanlarla, bina çatıları ve avlularının bahçeye dönüştürülmesine ilişkin
planlar bu yaklaşımın bir örneği. Yüzey tasarımı ve malzemenin yanı sıra,
rengin de yapılı ve doğal çevrenin arasında uyumlu bir ilişki yaratılması
doğrultusunda kullanıldığı görülüyor. Tüm binaların bölgede yer alan zeytin
ağaçlarının yapraklarının yeşiline yakın bir tonda boyanması planlanıyor.
Proje arazisinin 440 hektarlık bölümünün şu anda yaklaşık 10 bin zeytin
ağacına ev sahipliği yaptığı düşünüldüğünde bu tercih daha da anlam
kazanıyor. Proje yürütücüleri CNNT_KY projesinin söz konusu ağaçlar
üzerindeki etkisinin yalnızca yerlerinin değiştirilmesiyle sınırlı olacağını
ve zeytinlikler yaşamlarını ileride kurulacak tesisin arazisi içerisinde
sürdüreceklerini belirtiyorlar. Hatta ağaçlardan toplanacak zeytin ve bu
zeytinlerden elde edilecek yağın, yine bölgedeki keçiboynuzlarından elde
edilecek pekmezle beraber tesisin gelecekteki konuklarına sunulması da
planlar arasında. Ayrıca, proje kapsamında kurulacak deniz suyu arıtma
sistemi sayesinde tesisin su ihtiyacının da yerel kaynaklardan karşılanması
planlanıyor. Rüzgar santrali ve tesis içinde kullanılacak elektrikli araçlara
ilişkin planlara da bakılırsa, su tüketimiyle ilgili gündeme gelen benzer
48 NATURA • MART-NİSAN / MARCH-APRIL 2012
static bearing capacity, while others will be woodcoated hollow tubes through which electrical
cables and rainwater pipes pass. Glass windows are
embedded within the stone façades in a way that
allows the material transition from the interior to
the exterior of buildings to be achieved without any
interruption in the overall natural look provided by
the texture of the stone material. While stone slabs
dominate the side façades of buildings, wooden
columns support the canopy and are remarkably
visible from both frontal and side views. One bulky
and the other delicate, these two essential elements
seem to aesthetically balance each other out.
The architects seem to have sought a similar balance
for the relationship between the built and the
natural environment. The intention is to use every
interface between nature and architecture toward
providing a gradual transition, as villa rooftops,
courtyards, and various residual spaces will be turned
into gardens. In addition to surface design and
materials, color is also used for establishing harmony
between the built and the natural. It is planned
that all buildings will be painted in a shade of green
similar to that of the leaves of the surrounding olive
trees. This is indeed a pertinent decision, as some
10 thousand olive trees currently fill up the project’s
440-acre area. Project managers suggest that CNNT_
KY’s impact on these trees will be limited to their
relocation, which means they will live on within the
premises. There is talk of the management’s plans
to collect olives from these trees and extract their
oil. The intention is that both the olives and the
extracted oil will be shared with future hotel guests