Projeler/Projects:
İ
stanbul’un en eski yerleşim bölgelerinden biri olan Kasımpaşa,
Osmanlı döneminin en gelişmiş semtleri arasındaydı. 1821’deki
büyük yangında harap olan bölge, Cumhuriyet döneminde de
toparlanamamış, Haliç’in kirlenmesiyle de iyice kendi haline
bırakılmış. Ancak Kasımpaşa iki yıldır, bundan 170 yıl önce Tekel’in
tuz ambarı olarak inşa edilmiş bir binada Türkiye’nin önemli reklam
ajanslarından birine ev sahipliği yapıyor. Medina-Turgul DDB’nin
Kasımpaa’daki eski tuz ambarına taşınma kararı, Erginoğlu & Çalışlar
Mimarlık tarafından gerçekleştirilen başarılı bir restorasyon ve dönüşüm
projesinin de başlangıcına işaret ediyor.
Projeyi gerçekleştiren Erginoğlu & Çalışlar Mimarlık 1993 yılında Kerem
Erginoğlu ve Hasan Çalışlar tarafından kurulmuş ve bugün ağırlıklı
olarak kurumsal kimlik ve kentsel tasarım alanlarında projeler
geliştiriyor, uygulama ve kontrol yapıyor. Yurtdışı ve yurtiçinde çeşitli
tür ve ölçeklerde projeler gerçekleştiren Erginoğlu & Çalışlar her projeyi
kendi bağlamı içinde ele alan ve o bağlama değer katacak yenilikçi
mimari çözümlemeler getiren bir firma. Yedi ayda bitirilen tuz ambarı
restorasyon projesinde yapının tüm mimari özellikleri korunarak cam ve
çelik konstrüksiyonlarla bir reklam ajansına dönüştürülmüş. Tuz ambarı
taştan yapılmış bir bina, ancak binanın çok uzun süredir kullanılmıyor
olması doğal olarak malzemede yıpranmalara sebep olmuş. 1950’lerde
geçirdiği restorasyonda yapılan değişiklikler sırasında da bazı taşların
yerleri değiştirilmiş, ya da değiştirilmiş.
GEÇMİŞİN GÜNCELE DAHİL EDİLMESİ
Projenin mimarlarına bu bina içinde bina çalışmasında orijinal
malzemenin, tasarımdaki yeni malzemeleri nasıl etkilediğini
sorduğumuzda, Tuz Ambarı’nda masif ve güzel bir kütle olduğunu,
bu masif dokuyu öne çıkarmak, hafifliği sağlamak için cam ve çelik
kullandıklarını belirtiyorlar. Binanın koridorlarında da galeriler arası
geçişler ve cam parapetli balkonlarla aynı prensip uygulanmış.
M
aking do with history is often a complex
task. History comes in all shapes and sizes.
In Istanbul Turkey 7,000 years of continuous
history means that architects and planners
have to contend with a variety of problems
as they try to adapt older buildings to new functions.
The most difficult aspect of adapting older buildings to
contemporary uses is the transformations that have to be
made to the structural systems and building materials
that are no longer in existence. The transformation of
these projects involves a longer perspective because of
the difficulties in working with these older architectonic
systems. In the Tuz Ambarı (Salt Depot)- Medina Turgul
DDB Offices, 2010 by the Istanbul based firm of Erginoğlu
and Çalışlar, the architects chose to literally work inside
these systems. They constructed a building within a
building while taking advantage of the accessibility of
marble, specifically the local Marmara Marble, and the
local Istanbul masons that are still at work in Turkey.
İSTANBUL’DA
BULUNAN BİR
OSMANLI TUZ
AMBARI, ÖDÜL
KAZANAN
MODERN BİR
ÇALIŞMA ALANINA
DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ.
AN OTTOMAN
WAREHOUSE IS
TRANSFORMED
INTO AN AWARD
WINNING MODERN
WORKPLACE IN
ISTANBUL.
RESTORATION AND REUSE OF THE OTTOMAN PAST
An extensive restoration and revitalization project,
Tuz Ambarı / Medina Turgul DDB Offices, the client
required the renovation of a rented early 19 century salt
repository into offices for the large Turkish advertising
agency Medina Turgul DDB. The brief called for the
adaptive reuse of a degraded stone warehouse dating
from the late Ottoman period. This 170 year old building
formerly owned by TEKEL (Turkish State Liquor and
Tobacco Monopoly) is located in a run-down corner of
the once industrial district of Kasımpaşa in a historic
82 NATURA • MART-NİSAN / MARCH-APRIL 2011
TUZ AMBAR.indd 4
4/11/11 6:33 PM