MotorHed Mottor | Page 8

arkadaşlar bolca mevcut. İngilizce siteler size daha geniş bir ufuk sağlaması yönünden gayet faydalı. Ancak göz önüne almanız gereken çok önemli bir husus var; Türkiye ile Avrupa, Amerika vs. gibi ülkelerin yollarının karakteristiği arasındaki farklılıklar. Yer bizim memleketse, tekerler bu durumda en çok düşünülmesi ve hatta motorun cc değerinin yanında en öncül hesaba katılması gerekenlerden. Belki markadan model değil, özelliklerden markaya doğru yol almanız daha akıllıca.

Scooter kullanıcıları için burada bir parantez açacağım. Bisikletin farklı jant boylarını pürüzsüz olmayan yollarda sürmüş olanlar bilir, küçük teker çapları eşittir daha fazla risk. Diyelim ki yol düzgün, bu seferde manevra kabiliyetiyle birlikte işin içine gidon hakimiyeti ile ilgili farklar giriyor. Bisiklette bile bu farklılıklar aşikarken, yüksek hızlara çıktığınız scooter devreye girince ne olacak? Misal Vespa’lar güzel olabilir, ama rahat değilsen güzelliğini ne yapacaksın? Benim tavsiyem büyük tekerler, yeni başladıysanız büyük tekerler ve mutlaka düşük cc’ler. Büyük teker sevdasına maxi scooter alıp kaş yaparken gözünüzden olmayın.

Vitesli mi otomatik mi?

Trafiğe alışma aşamasındaysanız; dikkatinizi, her an belirmesi yüksek olasılıklı, trafiğin de kendi içinde bir çeşit medeniyet gerektirdiğinin farkında olmayan sürücüleri atlatmaya, çukurlara, kasislere, virajlara; yani yola ve dış etkenlere vermeniz gerekiyor. Aslında tüm sürücüler için bu durum geçerli olsa da, hem motora hem trafiğe alışmaya çalışan insanlar için, trafik akışı odaklanması daha zor bir mesele. O zaman ne yapabiliriz? Scooter, cup düşünebiliriz. Bu motorların viteslilere göre belli başlı konularda eksileri olmasına rağmen, dikkate bağlı-güvenlik açısından artıları inkar edilemez. Üstelik cuplar oldukça az yakıyor. Daha az benzin daha çok kilometre!