Moment-Expo 135 - WEB - TR MOMENT 135 - WEB - TR | Page 71
PEKİN
ÇİN SEDDİ
Ç
in’in başkenti ve
Şanhay’dan sonra
ülkenin ikinci büyük
metropolü olan
Pekin, 25 milyon-
luk nüfusuyla dünyanın en
kalabalık üçüncü kenti olarak
da dikkat çekiyor. Moğol
İmparatoru ve aynı zamanda
Çin’deki Yuan Hanedanının
kurucusu Kubilay Han’ın
bu bölgeyi siyasal merkez
edindiği 1272’den başlayarak,
kısa aralıklar dışında Çin’in
sürekli başkenti olan Pekin,
halen Çin’in ulaşım merkezi
olarak birçok demir yolu ve
kara yolunun da merkezinde
yer alıyor. Kent ayrıca ülkeye
dışarıdan gelen uçuşların
birçoğunun gerçekleştiği bir
dağıtım merkezi olmasıyla
da önemlidir. Diğer yandan
Pekin, ülkenin siyaset, eğitim
ve kültür merkezi olarak
tanımlansa da, Şanhay ve
Hong Kong, ekonomik alanda
kentin önündedir.
Kentteki ilk insan yerleşim-
lerine MÖ 250 binli yıllarda
başlandıysa da ilk devlet
kalıntıları MÖ 11’inci yüzyılda
Ji Devletine aittir. MÖ 4’üncü
yüzyılda, Savaşan Krallıklar
Zamanında Ci adıyla Yenlerin
başlıca kenti olan Pekin,
Şu Huangdi zamanında
MÖ 226’da yıkıldı ve Han
Hanedanı döneminde Yen
adıyla yeniden kuruldu.
Kuzey Çin’in geri kalan
bölümü gibi MS 4 ila 6’ncı
yüzyıllar arasında bozkır
halkları tarafından işgal
edilen Pekin, Mujonglar,
Sueiler ve Tanglar dönemin-
de Kuzey Çin’in Moğollardan
daha tehlikeli hale gelen
Kuzeydoğu Halklarına karşı
başlıca kalesiydi. Cengiz
Han’ın Moğolları kenti 1215’te
alarak yıktıktan sonra 1260’ta
Kubilay Han bölgeye yerleşti
ve kentin kuzeydoğusunda
yeni bir kent kurdurdu. Çince
Büyük Başkent anlamına
gelen Tai du ya da Hanbalık
(Han kenti) olarak bilinen bu
kent, Marco Polo’nun büyük
hanla görüştüğü ve anıların-
da Cambaluc adını verdiği
kent olmasıyla da tarihsel bir
önem taşıyor. Daha sonra,
Ming Hanedanı (1368-1644)
döneminde, “Kuzey Başkenti-
Beijing” anlamına gelen
bugünkü adını alan kent,
1420’de resmi başkent oldu.
Dünyanın en eski başkentle-
rinden biri olarak sekiz yüzyıl
boyunca Çin’in tarihinde
belirleyici bir yer tutan Pekin,
zengin Çin tarihine ait birçok
eseri barındırmaya da devam
ediyor.
Çin’in mimari mirasını en
iyi yansıtan Pekin’in bazı
kesimlerinin modernleştiril-
miş olmasına karşın, gele-
neksel yerlerin korunması
için yüzyıllardır büyük bir
özen gösteriliyor. 1949’dan
bu yana kentin görünümün-
de meydana gelen en büyük
değişiklik, eski surların
dışında kalan sokakların
uzatılmasıdır. Pekin’deki
tarihsel ve dinsel yapıların
başında elbette ilk akla
gelen Çin Seddi’dir. Ayrıca,
Tiantan (Cennet Tapınağı),
Cennet’in küre, Yer’in ise
kare biçiminde olduğuna
ilişkin kökleri çok eskiye
uzanan inancı somutlaştıran
olağandışı geometrik pla-
nıyla dikkat çekerken, kentin
alâmetifarikalarından Yasak
Şehir de mutlaka ziyaret
edilmesi gereken mimari
şaheserlerdendir.
Diğer yandan, Çin’in ilk
sanayi sonrası kentlerin-
den biri olan Pekin, hizmet
sektörünün GSYİH içindeki
yüksek payıyla en geliş-
miş kentlerden biri olarak
gösteriliyor. Fortune Global
500 listesindeki 41 şirkete
ev sahipliği yapan Pekin’in,
bu listede Tokyo’nun arka-
sından ikinci sırada bulun-
duğunu; ayrıca en büyük
Çin şirketlerinden 100’den
fazlasının Pekin’de yer aldı-
ğını da söyleyelim.
69 • AĞUSTOS 2019