MODERN
POST MODERN - POPÜLER KITAPLAR
Sarah Jio
P.J. Parrish
Ölüm Şarkısı
Gündüzsefası
Acı ne kadar derinde
olsa da zamanla tüm
çiçekler güneşe döner
yüzünü…
Ya severek dinlediğiniz
sıradan bir şarkı, bir gün
‘Ölüm Şarkı’nız olursa?
Kalbin anahtarıdır
gündüzsefası. Ruhlarında en derin izleri
taşıyanları bile çiçekleriyle sarmalar, filizleriyle
umut taşır. İşte böyle
gündüzsefasının süslediği bir yüzen evde
yaşayan Penny Wentworth, 1950’li yıllarda ünlü bir ressamla
evlidir. Her şeye sahip
olan Penny’nin tek
eksiği ise küçük evlerini
taçlandıracak bir bebektir. Ancak gün geçtikçe
tek eksiğinin bu olmadığını anlayacaktır
çünkü sevgiyi yürekten
hissetmek gerekiyordur.
Onun hissettiği tek şey
ise içini kemiren acıdır…
Beş farklı ceset... Beş
farklı yer... Beş farklı
kadın...
Aynı katil tarafından
öldürülmüş olmaları
dışındaki tek ortak
noktaları, sarışın olmalarıydı. Birbirleriyle olan
bağlantılarındansa kimsenin haberi yoktu. Ta
ki gazeteci Matt Owens,
gözlerini bir anlığına kız
kardeşinden ayırana
kadar...
Ahmet Batman
47
Stephen King
Bana İkimizi Anlat
Bay Mercedes
Adamlık, bir kadını bir
ömür sevmekten geçer.
Kadınlık da kendini bir
ömür sevecek adamın
değerini bilmektir. Kimin
için yaratıldığını bilmiyorsun elbette ama
bu hikâyenin başrolü
sensin. Aşkı senin, acısı
senin. Kimse içinde kopan fırtınaları anlamaz,
anlamak zorunda da
değil zaten. İnsanlar hep
konuşur çünkü hayat
senin, tasası onlarındır.
Her şeye rağmen
bilmediğim bir hikâyenin
başrolünü oynuyorum.
Sonu nereye gider belli
değil, seveceğim kaç
şarkı kaldı bilmiyorum.
Herkes gibi, her şeyden
habersiz yaşıyorum. Ne
zaman karşıma çıkarsın,
hangi şarkıda ilk
dansımızı ederiz hiçbir
fikrim yok.
Bakalım bu oyunda kim
av, kim avcı olacak?
BILL HODGES: emekli
polis
BRADY HARTSFIELD:Bill Hodges’un asla
çözemediği cinayetlerin
faili.
Şimdi bir kez daha
büyük bir oyunda karşı
karşıyalar. Dünyanın en
çok satan yazarı Stephen King’den zamana
karşı yarışan yüksek
gerilimli bir roman.
Birine öfkelenme özgürlüğümüz yoksa onu sevmeyi seçemeyiz. Sevmeme özgürlüğümüz
olmayan birini gerçekte(n) sevemeyiz.
Birine karşı hissettiğimiz duygu “ona karşı hissetmemiz gerekenler” diye önceden tarif edilmişse, onunla meselemiz bitmeyecek, hatta başlayamayacaktır bile…
Oysa yapabileceğimiz yegâne şey alamadığımız ilgiyi, saygıyı, duygularımıza dair anlayışı,
korumayı ve koşulsuz sevgiyi kendimize gösterebilmemizdir. İnsan ancak kendi kendinin ebeveyni olabildiğinde yetişkin, özgür ve mutlu olabilir.
www.moderndergi.net OCAK 2015 / SAYI: 7
>