MESNEVİ GÜNEŞİ | Page 181

de oydu , sonrakiler de . İkilik ancak şaşı gözün bir görüşüdür , bunu böyle gör .”
( Mesnevi , V / 585 )
Şeyhim Hakkı Dede ’ nin kendi babasından ve babasının da Niyazi Dede Hazretlerinden duyduğu ve bana anlattığı bir hikaye vardı , onu sizinle paylaşmak istiyorum : Niyazi Dede Hazretleri , Selanik şehrinde ikamet eden Küçük Nazif Dede Hazretlerinin dervişiydi . Bir akşam zikir vaktinde ikisi beraber zikire girecekler . Nazif Dede , Niyazi Dede ’ ye biraz ötede oturmasını istiyor ve kendisi de oturuyor ve üç sefer “ La ilahe illallah ” ve sonra Lafza-i Celal dile getiriyor ve ardından kendinden geçiyor , “ İmanım Nesim ... İmanım Nesim ...” diye zikretmeye başlıyor . Nesimi Dede , Nazif Dede ’ nin şeyhi , o da Konya ’ da ikamet ediyor . Nazif Dede , şeyhini öyle coşkuyla zikrediyor ki , Niyazi Dede ’ nin aklı duruyor . Merakını yenemiyor , ne yapıyor ediyor , izin istiyor ve Konya ’ ya geliyor . Nesimi Dede ’ yi soruyor , ona diyorlar ki : “ Nesimi Dede , Meram ’ a çıktı .” Gecenin karanlığında çıkıyor Meram ’ a ve Nesimi Dede ’ yi zikir yaparken buluyor . O da diyor : “ İmanım Nazif ... İmanım Nazif ...” Niyazi Dede , kollarını bağlıyor ve Nesimi Dede ’ nin arkasında niyazda duruyor ve beklemeye koyuluyor . Bir
175