BİNBAŞI AYŞE-SELANİK
Gazi Ayşe Altıntaş, Selanik doğumludur. Eşi Kafkas cephesinde Şehit düşünce;
eşinin ve tüm vatan evlatlarının intikamını almaya yemin etmiştir. Binbaşı Ayşe,
Milli Mücadele’de kocasının yadigârı olarak sakladığı ziynetlerini satarak at,
mavzer, elbise ve çizme tedarik etmiş ve bu mücadelede, derece derece terfi
ederek binbaşılığa kadar yükselmiştir. 15 Mayıs 1919’da İzmir işgal edilince, ilk
karşı koyma hareketine o da silahla katılmıştır. Bu barbarlığa karşı Ayşe Hanım,
İzmir'in köylerini dolaşarak topladığı gönüllülerle, atlı bir Süvari Milis Müfrezesi
kurdu. İki oğlunu da yanına alarak, Akıncı Müfrezeler Komutanı Demirci
Kaymakamı İbrahim Ethem Beyin emrine girdi. Düşmanın Batı Anadolu'daki
ilerlemesini durdurmak için, Aydın ve Demirci/Akhisar Cephesinde yürütülen
gerilla (çete) savaşlarına katıldı. Büyük Oğlu, Demirci bölgesindeki çatışmalarda
Şehit düştü.
Ayşe Hanım ve Müfrezesi, 1921 yılı başlarındaki İnönü Savaşlarında görev aldı.
Diğer Oğlunu da orada kaybedince, ana yüreği yanıp kavruldu. Fakat, yılmadı.
Müfrezesiyle birlikte,13 Eylül 1921'de zaferle sonuçlanan, Sakarya Meydan
Savaşına katıldı. Bu savaşta kasığından yaralanmasına rağmen, Milli Mücadele'yi
daha büyük bir azim ve kararlılıkla sürdürdü. Tedavisinin ardından cepheye döndü
ve Kahraman Müfrezesinin başına geçerek, 26 Ağustos 1922 sabahı başlatılan
Büyük Taarruzda görev aldı. İzmir'in kurtuluşuna kadar, Kahraman Ordumuzu
destekleyen diğer milis güçleri ile birlikte, Gazi Ayşe Hanım'ın Müfrezesi de
sayısız yararlıklar göstererek destanlar yazdı..
Binbaşı Ayşe, bizzat kendi macerasını şöyle anlatmaktadır:
“…Büyük harpte Kafkas Cephesi’nde yaralanarak ölen kocamın ve tüm vatan
evlatlarının intikamını almaya and içmiştim. Allah, bu fırsatı 15 Mayıs (1)335–
(1919)’da bana verdi. İzmir’i Yunanlılar işgal ettiği sırada ilk mukâvemetimiz sona
erip şehre Yunanlılar hâkim olunca Aydın’a gittim. Orada faaliyete geçerek bir
Kuva–yı Milliye birliği teşkil edip, bilâhare Nuri Çetesi’ne katıldım. Aydın
muharebelerini yaptıktan sonra Koçarlı’ya çekildik. Bu sûretle, bilfiil atıldığım
İstiklal Mücadelesi’ne başından sonuna kadar iştirak ettim.
İlk defa Sakarya’da sol kasığımdan piyâde mermisi ile yaralandım. Seyyar
hastanede tedaviden sonra tekrar müfrezeme iltihak ettim. Büyük Taarruz’da